Ülkemizde artan nüfus ve sanayileşmeden kaynaklanan enerji gereksinimi gün geçtikçe artmakta, enerji üretimi ve tüketimi arasındaki açık hızla büyümektedir. Yıllardır, yanlış ve özellikle dışa bağımlı enerji politikaları nedeni ile ülkemizde yüksek enerji maliyetleri sürekli gündemdedir. Sanayicilerimiz son birkaç yıldır, gerek yanlış teşvik uygulamaları, gerek yanlış ekonomik politikalar, özellikle de yüksek enerji maliyetleri ile ayakta kalma mücadelesi ermektedir. Bu duruma çözüm beklenirken yeni bir darbede elektrik fiyatlarına yapılan zamlardan geldi. 1 Temmuz 2008 tarihi itibarı ile konutlarda kullanılan elektriğe % 21, sanayide kullanılan elektriğe ise % 22 oranında zam yapıldı. En son Ocak ayında yapılan konutlarda % 15, sanayide ise % 10 zamla birlikte, 2008 yılı içinde elektrikteki fiyat artışı yaklaşık olarak toplam % 40 düzeyine yükseldi.Sanayicilerimizin ve vatandaşlarımızın çıkmazda olduğunu göre göre yapılan bu artışı anlamak mümkün değildir.Bunun yerine elektrik fiyatlarının nasıl düşürülebilir, konusunda çalışma yapılması ve sanayicinin, dolayısı ile ekonominin önünün açılması gerekirken yapılan zamlar günü kurtarma anlayışından başka bir şey değildir. Elektrik fiyatları nasıl düşürülebilir? Elektrik dağıtım şebekelerinde kayıpların ülkemizde % 14 dolayında olduğu tahmin edilmektedir. Bu oranın gelişmiş ülkelerde ise en fazla % 7 olması kabul ediliyor. Dağıtım sisteminin yenileştirilmesi, bakımlarının yapılması ve düzgün işletme koşullarının sağlanması kayıpları aşağı çekecektir. Kaçak elektrik, elektrik ölçülmesi engellendiği için parası tahsil edilemeyen bir elektrik tüketimdir. Kısaca elektrik hırsızlığıdır. Bu kaçak elektrik yine parasını ödeyen vatandaşlarımızdan tahsil edilmektedir. Ciddi ve planlı bir şekilde kaçaklar karşı mücadele yapılmalıdır. Bugün elektrik üretim kapasitesinin yüzde 30‘u doğalgaz santrallerinden elde edilmektedir. Bunun yerine kendi öz kaynaklarımız ile çalışan termik santralarımızın tam kapasite ile çalıştırılması gerekmektedir. Aksi takdirde elektrik fiyatlarının tamamen ithal olan doğalgaz fiyatlarına endeksli olması kaçınılmazdır. Bunun yanında öncelikle yerli kaynaklarımıza ağırlık verilmeli, rüzgâr, güneş, akarsu, jeotermal ve yeraltı kaynaklarımızdan tam kapasite yararlanılarak, doğalgaz ve petrol bağımlığından kurtulunmalıdır. Sonuç olarak yapılan zamlar çözüm değil ayakta kalma mücadelesi veren sanayilerimize yapılan bir darbedir. Yöneticilerin görevi tıkanmakta olan ekonomiyi canlandırmak, vatandaşlara, sanayicilere ve yatırımcıların önünü açacak politikalar üretmektir. Saygılarımızla Ali PERİ Başkan |