ANA SAYFA İLETİŞİM BİLGİLERİ BAĞLANTILAR SİTE HARİTASI E-POSTA GİRİŞİ ÜYE GİRİŞİ TMMOB
eski.mmo.org.tr ENGLISH
AKM ML MK EKM

29 Nisan 2024 Pazartesi    

EİM-MEDAK MİEM PBK
ŞUBE GİRİŞ SAYFASI

 “TEĞET” GEÇMEYEN KRİZ, KOBİ’LER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZ!

    Yayına Giriş Tarihi: 22.06.2009  Güncellenme Zamanı: 01.06.2015 14:42:12  Yayınlayan Birim: İSTANBUL ŞUBE  
 

Adında “Kalkınma” kavramı bulunan AKP hükümeti, çözülmekte olan sanayi ve KOBİ’leri gözetmeyerek nasıl bir kalkınma anlayışına sahip olduğunu göstermektedir. 2009 Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre imalat sanayi sektörü endeksinde düşüş yüzde 24,2’dir. Yok olan sanayiden mühendislerin paylarına düşen işsizlik ve düşük ücrettir.

Krizin etkileri son altı ay içinde belirgin bir biçimde üretim, talep, yatırım alanlarında daralma ile büyümeyi aşağıya çeken bir nitelik kazanmıştır. Kısa ve orta vadeli finansman ihtiyacı karşılanamamaktadır. Türkiye‘de girdilerin önemli bir bölümü ithalatla sağlanmakta olup, dış finansman akışı büyük çapta azalmıştır. İşsizlik gerçekte % 17,5‘lara tırmanmıştır. Otomotiv, tekstil, makina imalat, metal eşya ve elektrikli makinalar alt sektörleri 2008 Ekim-Ocak döneminde % 17‘lere varan bir daralma göstermişlerdir. Sanayinin genelinde de 2008-2009 Şubat arasındaki bir yıllık dönemde üretimde % 12, ihracatta % 16 gerileme ortaya çıkmıştır.

İmalat sanayinin krizden etkilenmesi en fazla KOBİ‘ler üzerinde görülmektedir. 250‘ye kadar işçi çalıştıran küçük ve orta boy işletmelerde iç talep ve ihracata yönelik küçülme, 2008‘in ortasından itibaren giderek artan oranlardadır. Bu tip işletmeler 2008 yılı itibarıyla tüm iş yerlerinin % 99,51‘ini oluşturmaktadırlar. KOBİ‘ler istihdamın % 63,3‘ünü sağlamakta; katma değerin ise % 29‘u bu tip işletmeler tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu işletmeler sanayinin ağır yükünü üstlenen, sektörün bel kemiğini oluşturan bir nitelik arz etmektedirler.

KOBİ‘lerin finansman kaynakları ele alındığında iç ve dış kaynaklı kısa, orta veya uzun vadeli kredilerin 1992 yılında % 7‘si KOBİ‘ler tarafından kullanılırken, 2008‘de bu oran % 15‘ler civarındadır. Bu artış mikro ve küçük boyutlu işletmelerden (toplamın % 98,1‘i) orta boy işletmeler lehine (% 1,4) olmuştur. Yani "100-250" işçi çalıştıran orta boy işletmeler nispeten daha dengeli bir kredi ortamına kavuşmuş ama pastanın büyük dilimi % 85 ile toplam sanayi işletmelerinin % 0,5‘i olan 1.510 büyük firma için tahsis edilmiştir.

2008‘de Sanayi ve Ticaret Bakanlığı envanterinden yapılan analiz ile 302.646 imalat sanayi KOBİ işletmesi olduğu saptanmıştır. Bu işletmelerde 1.810.600 kişi istihdam edilmekte ve işletme başına ortalama 6 işçi düşmektedir. Yani bir anlamda ülkemiz KOBİ‘leri mikro KOBİ niteliğindedir. Sektörler itibarıyla iş yeri yaş ortalaması değişken olmakla birlikte imalata sanayiinde 10,2 almaktadır. Nitelikli iş gücünün toplam çalışanlara oranı ise % 26,8‘dir. İşletmelerde 66.300 mühendis çalışmakta olup, mühendis istihdam oranı 0,22dir.

Mikro KOBİ niteliğindeki 284.000 firmada yalnızca 9.300 mühendis çalışmaktadır. Geri kalan 18.646 Sanayi KOBİ‘sinde ise 57.000 mühendis istihdam etmektedir. Yani işletme başına ortalama 3 mühendis düşmektedir. Çalışan makina mühendislerinin sayısı ise toplam 21.600 olmaktadır. Yani kayıtlı her 3 mühendisten biri sanayi KOBİ‘lerinde istihdam edilmektedir.

Krizin büyümesi ile talep ve üretimdeki daralma KOBİ‘leri ve bu işletmelerdeki mühendisleri etkileyecektir. Şimdiden % 10‘a yakın bir daralma (işten çıkarılma) söz konusudur.

KOBİ‘lerde 2003-2008 döneminde KOSGEB desteklerinden yararlanan firma sayısı 18.404 olup (bu KOBİ‘lerin % 6‘sı) toplam 194 milyon TL destek almışlardır. 6 yılda işletme başına destek 10.542 TL olup yılda ortalama 3.067 firma bu kaynaklardan yararlanmıştır.

1997-2008 yılları arasında 12 yılda 11.088 teşvik belgesi verilmiş ve 552 milyon TL yatırım kredisi ile 188 işletme kredisi KOBİ‘lere tahsis edilmiştir. Toplam kaynak tahsisi 740 milyon TL‘dir. Burada ortalama işletme başına 67.270 TL kredi tahsisatı söz konusu olup, fiilen gerçekleşmiş kredi miktarı işletme başına 40.360 TL olmaktadır. Toplam KOBİ‘ler nezdinde bir analiz yapılırsa bu değerler, tüketici kredilerinin çok altında gerçekleşmiştir (2.450 TL).

2000-2008 yılları arasında KOBİ‘lere sağlanan AR-GE destekleri (TÜBİTAK, TTGV ve KOSGEB) toplamı 313 milyon TL olup proje yapan KOBİ başına 74.600 TL‘dir. Toplam KOBİ ele alınırsa 1.036 TL olmaktadır. Özetle KOSGEB, teşvik ve AR-GE yardım, kredi hibe destekleri ele alındığında yılda ortalama 4.546 firma yararlanmış olup, KOBİ başına kaynak kullanımı 15.650 TL‘dir. Bu durum desteklenen KOBİ‘ler için söz konusudur. Yaratılan katma değerin içeriği incelendiğinde; % 4‘ü toplam krediler, % 12‘si kârlar ve % 84‘ü ücretlerden oluşmakta ve bu değer tamamen emek yoğun bir özellik taşımaktadır.

Son 4-5 aydan bu yana KOBİ‘ler yoğunlaşan krizin etkisiyle tedarik yapamaz ve üretimi gerçekleştiremez bir duruma gelmişlerdir. Faizsiz krediden yararlanmak üzere bankalara başvuran 16.000 KOBİ‘den yaklaşık 6.000‘i sanayi KOBİ‘sidir. Kredi karşılığı ipotek alınmaktadır. Krediden yararlanabilecek KOBİ sayısı toplamın % 2‘si civarındadır.

Bankalar genel olarak KOBİ‘lere kredileri durdurmuş olup talep edilen krediler yenilenmemektedir. Halen kullanılmakta olan krediler için teminatlar artırılmıştır. Teminat bulamayan KOBİ‘lerin kredileri geri çağrılmaktadır. Resmi faiz % 12-14 görünmekte, ancak fiili banka faizi % 25‘i bulmaktadır ve vadeli müşteri çekleri teminat kabul edilmemektedir. Bu durum KOBİ‘leri kaynak yönünden çaresiz bırakmış olup, günlük üretim aksamalarla sürmektedir. Hammadde tedarikinde KOBİ‘ler için müşteri çeki ile ödeme veya alınan ham madde kadar gayrimenkul teminatı şartı aranmaktadır. KOBİ‘ler için çalışmalar yapıldığı ve çözümler arandığı belirtilmekte ancak çok geç kalınmaktadır.

KOBİ‘lerde istihdamın daraltılması ile işsizlik oranının artması ve üretimin darboğaza girmesi söz konusudur. Sanayinin bel kemiği kırılma tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu durumda bir kısmı meslektaşımız olan KOBİ ortak ve yöneticileri ile çalışan makina mühendisleri zor günler ile karşı karşıyadır.

KOBİ‘lerin yeniden yapılanmasını ön planda tutan, istihdam odaklı ve yüksek katma değerli ürünler üretmesini sağlayabilecek bir planlama ile desteklenmesini acilen gündeme getiren önerilerimiz aşağıda sunulmuştur:

  • İmalat sanayindeki istihdamın % 53‘ünü 1-99 işçi çalıştıran KOBİ‘ler gerçekleştirmektedir. Ancak nitelikli eleman sayısı bu tip işletmelerde düşüktür ve pek çok işletme ya mühendis çalıştırmamakta ya da 1-2 mühendis istihdam etmektedir. KOBİ‘lerin kalifiye iş gücü oranını artırmak ve mühendis istihdamını yükseltmek için çalışanlarına gelir vergisinde % 80-90 oranında muafiyet sağlanmalıdır. Böylece hem işletmelerin istihdam yapısında niteliksel bir değişim olacak, hem de çalışanlar daha yüksek ücretle çalışacaktır.
  • KOBİ‘lere bölgesel ve sektörel bazda teşvikler verilmeli, yüksek katma değer yaratan işletmelerin kredilerde önceliğe sahip olması ön görülmelidir. Doğu, Güneydoğu ve Karadeniz bölgeleri için öncelikli bölge statüsü sürdürülerek yatırım, modernizasyon ve teknoloji yenileme potansiyeli yükseltilmelidir. Bölgesel teşviklerde "kümelenmeler" bazında sektörel destekler uygulanmalıdır.
  • 1-99 işçi çalıştıran KOBİ‘lerde kurumsal yapının oluşturulması ve güçlendirilmesi için "mali yapı" yeniden ele alınmalı, "pazarlama ve satış" için inovatif ürün öncelikli, ihracata dönük çalışmalara öncelik verilmelidir. TUBİTAK öncülüğünde etkin bir danışmanlık sistemi kurulmalıdır. Danışmanlık hizmetleri için kamusal bir fon kurularak KOBİ‘lerin bu fondan ücretsiz yararlandırılması sağlanmalıdır.
  • KOBİ‘lere yönelik "ortak tedarik sistemi" ile "ortak AR-GE merkezi" kurulmalı geliştirilmeli ve denetlenmelidir. Ortak AR-GE projelendirilmesi için AB 7. Çerçeve Programının destekleri sağlanmalıdır. Bu destekler için bürokrasiyi asgari düzeye indirecek bir yapılanma gerçekleştirilmelidir.
  • KOSGEB teşvik ve destekleri, bugünkü işleyişi ile daha çok sayıda KOBİ‘nin yararlanmasına engeldir. KOBİ‘lerin mali düzenleme ve yapılanması ele alınmadan ve bu konuda yeni kriterler ortaya konulmadan, KOSGEB desteklerine işlerlik kazandırmak zor görünmektedir. Daha önce önerilen "danışmanlık sistemi" burada devreye girmeli ve bir plan çerçevesinde, krizin etkilerini minimize eden uygulamaları devreye sokmalıdır. Bu plan, her sektör ve bölge için KOBİ‘lere farklı yaklaşım ve çözümler getirecektir.
  • TUBİTAK, TTGV, Avrupa AR-GE fon ve destekleri KOBİ‘ler için projeye dayanan inovasyon çalışmaları yürütülmelidir. Bu çalışmalarda önerilen "ortak AR-GE merkezi" devreye girmeli ve öncelikle istihdam ve yüksek katma değer yaratan projeler ele alınmalıdır.
  • KOBİ‘lerde sektörel bazda birleşmeleri gündeme getiren projeler yapılmalı ve desteklenmelidir. KOBİ yöneticileri mali yapı, pazarlama, satış, satın alma, AR-GE inovasyon, risk yönetimi, yönetim planlama, teknoloji yönetimi ve çevre konularında kurs, seminer ve eğitim programları ile kısa ve orta vadeli yeniden yapılanmaya hazırlanmalıdır.
  • Bankalar aracığı ile verilecek KOBİ kredileri ayrıcalık güdülmeksizin, hem mevcut yapıyı güçlendirmek, hem de gelecekteki işletme vizyonunu ortaya koymak amacıyla, etkin bir "mali denetimle" dağıtılmalıdır. Burada kredilerin geri dönmesi için firmaları güçlendirecek önlemler, daha önceki maddelerde belirtilen önlemler ile bütünleştirilmelidir.

  

E. Alkım Erdönmez

TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI

İstanbul Şube Yönetim Kurulu Sekreteri

İstanbul Şube Kaynaklı Basın Açıklamaları »

22.06.2009 tarihinden itibaren 1698 defa okunmuştur.

 

ŞUBE İÇERİĞİ

ÇEVRE ANALİZLERİ YETERLİLİK BELGESİ
BİLGİ EDİNME BAŞVURUSU
SIKÇA SORULAN SORULAR
 

TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ
KATİP MUSTAFA ÇELEBİ MAH. İPEK SK. NO:9 34433 BEYOĞLU - İSTANBUL
TEL: (+90) 212 2529500 Dahili: 01   FAKS: (+90) 212 2498674
e-POSTA:

SAYFA ÜSTÜ
ÖNCEKİ SAYFA

COPYRIGHT © 2024 TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
MEŞRUTİYET CADDESİ No:19 KAT:6-7-8 KIZILAY / ANKARA
TEL: 0850 495 0 666   FAKS:(+90) 312 417 86 21
E-POSTA:

Key İnternet Hizmetleri