ANA SAYFA İLETİŞİM BİLGİLERİ BAĞLANTILAR SİTE HARİTASI E-POSTA GİRİŞİ ÜYE GİRİŞİ TMMOB
eski.mmo.org.tr ENGLISH
AKM ML MK EKM

01 Eylül 2024 Pazar    

EİM-MEDAK MİEM PBK
ŞUBE GİRİŞ SAYFASI

 ASANSÖR SEMPOZYUMU BAŞARIYLA TAMAMLANDI

    Yayına Giriş Tarihi: 01.09.2008  Güncellenme Zamanı: 12.06.2009 09:58:48  Yayınlayan Birim: İZMİR ŞUBE  
 

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası ve TMMOB Makina Mühendisleri Odaları tarafından düzenlenen Asansör Sempozyumu ve EFOR Fuarcılık tarafından düzenlenen INELEX 2008, 6. Asansör ve teknolojileri Fuarı İzmir Fuar Alanı 1A Salonunda başarıyla gerçekleştirildi.

Asansör Sempozyumu kapsamında bildiriler ve çalıştayların yanı sıra bir panel, ilköğretim öğrencilerine yönelik eğitim semineri ve liseler arası poster yarışması sergisi yer aldı. Fuara ise toplam 102 firma katıldı.

Asansör sektörünün gelişimine katkıda bulunmak; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve diğer ilgili Bakanlıklar, TSE, Belediyeler, Üniversiteler, Meslek Odaları ve sektör temsilcileri arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi; CE uygulamaları ve ilgili standartlar ile Onaylanmış Kuruluş çalışmalarının değerlendirilmesi; sunduğu sektörün uluslararası rekabete hazır güçlü bir yapıya sahip olması için gereken çalışmaların tespiti; bu alandaki bilgi ve birikimlerin sektörün her kesimine aktarılarak paylaşılması ve kullanıcı güvenliğini artıracak çözüm önerilerinin ortaya konulmasını amaçlayan sempozyum 22-25 Mayıs 2008 tarihlerinde yapıldı ve üç gün sürdü.

Sempozyumun açılış konuşmaları İnelex Asansör Fuarını düzenleyen EFOR Fuarcılık Genel Müdürü Nuray Eyigele, Ege Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği Başkanı Oğuz Yanık,  EMO İzmir Şube Başkanı Sedat Gülşen, MMO İzmir Şube Başkanı Mehmet Özsakarya, EMO Yönetim Kurulu Başkanı Musa Çeçen, MMO Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı ve İTO Başkanvekili Akın Kazanç tarafından yapıldı.
EMO İzmir Şube Başkanı Sedat Gülşen, sempozyumun içeriğine ilişkin bilgiler verdi ve özetle şöyle konuştu: "Ülkemiz yerli asansör sektörünün gelişimi amacıyla Odalarımız tarafından 1999 yılında başlatılan Sempozyum düzenleme çalışmaları bugün de Asansör Sempozyumu 2008 ile sürdürülmektedir. Asansör Sempozyumu ile asansör konusunda ülkemizde yürütülen bilimsel ve teknik çalışmaların paylaşılması, yeni idari ve teknik mevzuatların ülkemize ve sektöre etkilerinin tartışılması, sektör sorunlarının tespiti ve çözüm önerilerinin birlikte üretilmesi, ilgili Bakanlık ve kurumlar, üniversite, endüstri, meslek odası ilişkisinde teknolojiyi üreten, uygulayan ve kullananların bir araya getirilmesi hedeflenmektedir."
MMO İzmir Şube Başkanı Mehmet Özsakarya, ağırlıklı olarak İzmir genelindeki asansör denetimleri ve Şube faaliyetlerine değinerek şöyle konuştu: "Uzmanlık alanımıza giren asansörler konusunda Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile birlikte 1996 yılında ilk kez İzmir‘de başladığımız ortak çalışmalar, yerel yöneticilerimizin olumlu yaklaşımlarıyla yaşama geçmiştir. İzmir‘deki Asansör Yıllık Kontrol çalışmaları hem Asansör Yönetmeliğinin gereklerinin yaşama geçirilmesi, hem de kentimizdeki asansörlerin daha güvenli ve standartlara uygun olmasını sağlamak açısından ülkemize örnek olmuştur.

Geçtiğimiz 12 yılda ilçe belediyelerimizle imzaladığımız protokoller çerçevesinde İzmir‘de 15 bine yakın asansörün tamamının yıllık kontrolleri yapılmıştır. Bu kontrollerde uzman üyelerimiz görev almaktadır.

Her yıl yenilediğimiz protokollerle İzmir‘de mevcut asansörlerin iyileştirilmesine ve güvenlik şartlarının yükseltilmesine çok önemli katkıda bulunmaktayız.

Yerel Yönetimlerle Asansör Kontrol Protokolünün imzalanmasını takiben kontrollerimiz; bina yöneticilerinin bilgilendirilmesi; dokümanların hazırlanması; üyelerimizin eğitilmesi; ilk denetimler ikinci takip denetimleri, sonuçların değerlendirilmesi ve kayıtların yerel yönetime, bina yöneticilerine teslim edilerek birer nüshalarının arşivlenmesi aşamaları olmak üzere 8 basamakta tamamlanmaktadır. Böylece kentimizin asansör envanteri sağlıklı olarak yenilenmekte, halkımıza duyarlılık kazandırılmakta ve sürekli takip sağlanmaktadır.

Asansör kontrol çalışmalarımız kapsamında 2007 yılı başından 2008 Şubat ayına kadar İzmir‘de, Konak, Çiğli, Narlıdere, Gaziemir ve Buca ilçelerinde ve Manisa‘da Soma ilçesinde toplam 6.632 asansör kontrol edilmiştir.

Bu süreçlerde, asansör bakımcı firmaların denetimsizliği ve bilgisizliğinin yol açtığı hatalar ve kayıplar en önemli sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.

Odalarımız, yine ilçe belediyeleriyle birlikte, yeni yapılan binalarda asansör projelerinin ve ruhsat işlemlerinin mesleki denetimlerini gerçekleştirmektedir.

Asansörlerin inşaat ve mimari projelerinin, asansör avan ve uygulama projelerine uyumlu ve uygun olma sorunları sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Odalarımız bu sorunlarının aşılması yönünde disiplinler arasındaki işbirliğinin ve diyalogun geliştirilmesi amacıyla çalışmalara başlamıştır. Sempozyumumuzda da inşaat mühendisliği, mimarlık, elektrik ve makina mühendisliği meslek disiplinleri arasında proje ve uygulama standardizasyonunun sağlanması ve geliştirilmesi amacıyla özel bir oturum düzenlenmiştir. Bu oturumumuza özellikle mimar ve inşaat mühendisi meslektaşlarımızın yoğun ilgi göstereceğini umuyorum.

Değerli Konuklarımız, Değerli Delegelerimiz,

Şubemizin asansörler konusunda bir başka önemli çalışması da Odamız adına uluslararası Onaylanmış Kuruluş Belgesi alan Asansör Kontrol Merkezimizin İzmir‘de bulunmasıdır. İzmir Şubesi, Odamız adına Onaylanmış Kuruluş çalışmalarını yürütmüş ve başarıyla sonuçlanmasını sağlamıştır. Oda Başkanımız Sayın Emin Koramaz bu konuda sizlere ayrıntılı bilgi verecektir.

İzmir‘de Şubemizin uzun yıllardır asansör uzmanlık alanında diğer kurum ve kuruluşlarla işbirliğinde yürüttüğü başarılı çalışmalar, Asansör Kontrol Merkezimizin AB Onaylanmış Kuruluş Statüsü kazanmasında büyük rol oynadığını vurgulamak isterim. Ben bu çalışmaları bugüne kadar yürüten tüm yönetim kurullarımıza, gönüllü katkılarını esirgemeyen tüm üyelerimize ve bizleri sürekli destekleyen Oda Merkezimize bir kez daha teşekkür ediyorum."
EMO Yönetim Kurulu Başkanı Musa Çeçen ise özetle şöyle konuştu: "Asansör sektöründe gelişmelerin sürdürülebilmesi, bu alanın "mühendislik alanı" olarak düzenlenmesi ile olanaklıdır. Mesleki gelişmeleri izleyebilen, yardımcı teknik personelden kol gücü ile çalışan personele kadar gelişen teknolojinin uygulanması için yönlendirme ve iç eğitimleri sürdürebilen bir sektörden söz ediyoruz. Birçok mesleki alan gibi ülkemizde mühendislik alanı; uzunca bir zamandan bu yana yaşanan olumsuzluklardan büyük ölçüde etkilenmektedir. Ülkeyi yönetenlerin mühendislik mesleğine bakışında problemler bulunmaktadır. Bunun son örneğini bu günlerde yaşıyoruz.  TMMOB‘ye gönderilen 5 Mayıs 2008 tarihli Bayındırlık Bakanının bizzat imzaladığı yazı ilginç ifadeler içermektedir.
Bayındırlık Bakanlığı söz konusu yazısında; meslek odalarına kayıtlı üyelerimizin ürettiği hizmetlerin mesleki denetimine karşı çıkmaktadır. "bazı idarelerce" projelerin incelenmesi, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgelerinin onaylanması aşamasında, ilgili meslek odasından o iş için sicil durum belgesi istenmemesi üzerine durum yargıya intikal ettirilmiştir.
Ayrıca son günlerde enerji alanında ilginç gelişmeler yaşanıyor. Hükümet 4628 sayılı yasada değişiklik hazırlığında. Komisyonlarda görüşülmeye başlanan yasa değişikliği ile ilgili EMO‘nun görüşlerini kamuoyu ve TBMM‘de grubu bulunan siyasal partilere de sunduk.
Enerji dağıtım tesislerinin özelleştirilmesi öncesinde yapılan bu çalışmalar son derece kritiktir. 2004 Yılında AB müktesebatı içinde yer alan DUY; 2006 yılı 1 Temmuz‘unda yaşanan 13 ildeki arıza sonucunda yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. DUY öncesi doğalgaz girdisi yüzünden santrallarını çalıştırmayan özel şirketler şimdilerde ses çıkarmıyorlar. DUY ile karlarını üst boyutlarda realize edenler pek mutlu. Artık enerji alanında kar realizasyonu sağlanmışken daha da geliştirmek için iktidara yapılan arz güvenliği destekli baskılar sonuç vermiş görünmektedir. Bu durumda kaybeden hep halkımız, esnafımız ve üreten kesim olmaktadır. "

 Oda Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz‘ın konuşmasının tam metni aşağıdadır.

Değerli Konuklar, Değerli Katılımcılar, Değerli Basın Mensupları,

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu ve şahsım adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Etkinliğimize hoş geldiniz.

Odamız uzmanlık alanlarımızla ilgili tüm dallarda olduğu gibi, asansörler konusunda da geliştirici ve iyileştirici çalışmalara katkı ve katılımda bulunmayı önemli görevlerinden biri olarak görmektedir.

Odamızın bu konudaki çalışmalarını şöyle özetleyebilirim.

Asansör tasarımından, imalat, montaj, bakım, periyodik kontrolüne dek bütün sürecin mühendislik hizmetlerine dayandırılması ve bu hizmetlerin bu konuda özel eğitim almış ve yeterliliği Odalarca belgelendirilmiş mühendislerce verilmesi gerektiği açıktır.
Odamız, bu amaçla iletim teknolojileri alanındaki yayın eksikliğini giderecek ve toplumsal bilinç oluşturacak birçok kitap yayınlamakta, düzenlediği seminer ve kurslarla bu alandaki gelişmeleri üyelerine aktarmaya çalışmakta, kongreler düzenlemekte, onaylanmış kuruluş ve CE işaretlemesi çalışmalarını yürütmekte ve EMO ile birlikte duyarlı belediyelerle protokoller yaparak bu belediyelerin sınırlarında yer alan asansörlerin periyodik kontrollerini yapmaktadır.

Ayrıca, 2005 yılından beri her yıl güncelleyerek yayımladığımız "Asansörlerde Durum Raporu/Uygulamalar ve Yapılması Gerekenler" adlı envanter çalışmamızla bu alandaki bütün gelişmeler ve yaşanan sorunlar ile çözüm önerileri bir bütünlük içinde kamuoyu ile paylaşılmaktadır.

Odamız tüm meslek uygulama alanlarımızda olduğu gibi, asansör alanında hizmet sunan üyelerimizin de konusunda yeterli bilgi ve deneyime sahip olması gerektiğini savunmaktadır.
Bu amaçla Resmi Gazete‘de yayımlatılan Yönetmeliklerimiz uyarınca asansör konusunda kurslar düzenlenmekte ve kurslar sonrasında yapılan sınavlarda başarılı olan üyelerimiz belgelendirilmektedir. Bugüne değin Asansör Avan Proje hazırlama konusunda 3.593, Asansör Uygulamaları konusunda ise 2.586 üyemiz yetkilendirilmiştir. Belgelendirme faaliyetleri için Oda bünyesinde oluşturulan Personel Belgelendirme Kuruluşumuz 2007 yılı başında TÜRKAK‘a akredite ettirilerek düzenlenen sertifikaların uluslararası standartlara uygunluğu ve tanınırlığı konusunda da önemli bir adım atılmıştır.

Değerli Katılımcılar,

Odamız üyelerini eğitme ve belgelendirme faaliyetlerinin organik bir devamı olarak kaldırma ve iletme makinalarının periyodik kontrol ve bakımlarını da gerçekleştirmektedir. Odamızın bu çerçevede yürüttüğü faaliyetler, AB uyum mevzuatları çerçevesinde TÜRKAK‘a akredite ettirilmiş ve Odamız bu alanda da A Tipi Muayene Kuruluşu olmuştur.

Bu arada Şube Başkanımızın işaret ettiği üzere, Odamız öncülüğünde ülkemiz lehine yaşanan çok önemli yeni bir gelişmeyi burada sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bilindiği gibi AB Teknik Mevzuatı gereği, asansörler gibi çevre ve insan güvenliği açısından riskli ürün grupları AB tarafından tanınırlığı olan Onaylanmış kuruluşlarca uygunluk değerlendirmesinden geçtikten sonra piyasaya arz edilebilmektedir Ancak yerli onaylanmış kuruluşumuzun olmaması nedeniyle üreticilerimiz uygunluk değerlendirme faaliyetlerini çok yüksek bedellerde AB test ve belgelendirme kuruluşlarına yaptırmak zorunda kalmakta ve bu alandaki mühendislik hizmetleri yurt dışından satın alınmaktadır.

Bu alandaki boşluğu gidermek üzere Odamız 2002 yılında meslek alanlarımıza giren 6 konuda Onaylanmış Kuruluş olmak için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı‘na başvurmuştur. Süreç yavaş gelişse de asansör uygunluk faaliyetleri için İzmir‘de oluşturduğumuz Asansör Kontrol Merkezimiz Türk Akreditasyon Kurumu denetimlerinin ardından Bakanlığımızın talebi üzerine AB Komisyonu tarafından 19 Şubat 2008 tarihinde Onaylanmış Kuruluş olarak kabul edilmiştir. Bakanlığımızın 6 Mayıs 2008 tarihli tebliği ile de Asansör Kontrol Merkezimiz bu konuda ülkemizde faaliyette bulunmak üzere görevlendirilmiştir.

Kısacası Asansör Kontrol Merkezimiz; 95/16/AT Asansör Yönetmeliği kapsamında B, F, G, H modüllerinde yani Asansör AT Tip İncelemesi, Asansör Son Muayene, Birim Doğrulaması ve Tam Kalite Güvence modülleri kapsamında asansörlerin üretiminden kullanımına dek CE işaretlemesi yapmak üzere Avrupa Birliği ve Türkiye‘de Onaylanmış Kuruluş olarak atanmış; Modül B, F, G kapsamında ise Türkiye‘deki ilk ve tek yerli Onaylanmış Kuruluş olmuştur.
Bu gelişme, bizlerin bilimsel mühendislik kriterlerine dayalı olarak ülke ve toplum çıkarları lehine çalışma ve denetim anlayışımızın uluslararası ölçekte de tanınırlığı ve geçerliliğinin önemli bir kanıtı, önemli bir göstergesi olarak değerlendirilmeli ve asansörlerle ilgili diğer çalışma konularımızda da gözetilmelidir.

Sevgili Katılımcılar,

Asansör ve yürüyen merdiven sektörü yılda ortalama 7-15 bin asansör ile 400 yürüyen merdiven kurulumu gerçekleştirmektedir. Ülkemizde yaklaşık10 bini CE belgeli olmak üzere 160 bine yakın asansör bulunmaktadır. Sektör, işletme süreçlerinde gerçekleştirilen bakım ve onarımda kullanılan malzeme, cihaz ve ekipmanlarla birlikte yaklaşık 750 milyon dolarlık bir ekonomik hacme sahiptir.

Ancak yürüyen merdivenlerin tamamına yakını ile kurulumu gerçekleştirilen asansörlerin yaklaşık % 15‘inin tamamı ithal edilmektedir. Yerli marka ile kurulumu gerçekleştirilen asansörlerin % 40‘ı ise ithal kompenentlerden oluşmaktadır. Bu alandaki dışa bağımlılığın azaltılması için finansman, kalifiye işgücü ve Ar-Ge konusunda desteklerin artırılması, yerli malzeme üretim ve kullanımının teşvik edilmesi gerekmektedir.

Sektörde faaliyet gösteren yetkili firma sayısı 600 civarında olup bu firmalarda 700 civarında makina mühendisi bir o kadar da elektrik mühendisi hizmet sunmaktadır. Herhangi bir yetki almadan, deyim yerindeyse korsan olarak çalışan firma sayısı ise 1.500 civarındadır.
Bu durum standartlara uygun üretim sorunları ve haksız rekabeti de beraberinde getirmektedir.

Bunların yanı sıra periyodik kontrollerin bütün ülkeyi kapsayamaması, mühendis istihdamındaki yetersizlik, meslek odalarının görev ve yetkileri ve AB süreç ve standartlarının uyumlaştırılması ile piyasa gözetim ve denetimi gibi konularda hala büyük bir dağınıklığın yaşandığı da gözlenmektedir.

Bu açıdan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, TSE, Meslek Odaları, üretici firmalar, mühendisler, akademisyenler ve ilgili diğer kuruluşların üretimden denetime dek sürecin bütününde mühendis istihdamı ve meslek odalarının rollerine ilişkin aktif desteğini talep ediyoruz.
Şimdi bu alandaki sorunlara ve çözümlerine ilişkin görüşlerimizi paylaşmak istiyorum.

Değerli Katılımcılar,

Bildiğimiz gibi ülke genelinde asansörlere ilişkin yoğun şikâyet ve kazalar yaşanmaktadır. Bu sorun ve kazaların; tesisatın üretim ve montajından sorumlu üretici firmanın asansör güvenlik parçalarını ilgili standartlara uygun olarak yapmamasından ve kullanım aşamasında da bakım firmalarının düzenli bakım yapmamasından kaynaklandığı, EMO ve Odamız tarafından bazı duyarlı belediyelerimizce imzalanan protokoller sonucu yapılan denetimlerde de açıkça görülmektedir.

Odalarımızca 2007 yılında kontrol edilen asansör sayısı 13.305‘tir. Yapılan denetimlerde bu asansörlerin yaklaşık % 14‘ünün güvenlik açısından eksiklikler içerdiği, % 54,5‘inin güvenlik açısından kesinlikle kullanılamaz durumda olduğu tespit edilmiştir. Standartlara uygun asansör sayısı ise toplam rakamın yalnızca % 30‘unu oluşturmaktadır. Geçmiş yıllarda %10‘lar düzeyinde olan standartlara uygun asansör sayısındaki artış, Odalarımızın yıllar boyunca yaptığı denetimler ile sağlanmıştır.

Öte yandan bu veriler yalnızca kontrol edilen 13 bin asansöre ilişkindir. Ancak kullanımda olan toplam 160 bin asansörden 146 bini, oran olarak da % 91‘i Odalarımızın yürüttüğü gibi bir kamu denetiminden tamamen yoksun bulunmaktadır. Bu tablo toplumun can güvenliğinin nasıl büyük bir tehlike içinde olduğunun açık kanıtıdır.

Sorunların çözümü tasarım aşamasından, üretim, montaj, kullanım, bakım ve denetim aşamalarına kadar mühendislik hizmetlerinin yaygınlaştırılmasından ve etkin kılınmasından ve bu konunun yasal düzenlemelerle güvence altına alınmasından geçmektedir.
Ancak ne yazık ki, bu konuda tersine gelişmeler yaşanmaktadır.

Son 13 yılda Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından 3 adet Asansör Yönetmeliği yayınlanmıştır. İlki 20 Aralık 1995 tarihli Asansör Yönetmeliği‘dir. Bu yönetmelikte, Odalarımızın önerileri doğrultusunda meslek odaları tarafından verilen SMM Belgeleri, Avan, Elektrik Uygulama, Mukavemet, Mekanik Uygulama Projeleri, asansörlerin tesisi işletilmesi, bakımı ve yıllık kontrolüne ilişkin temel süreçler, sorumluluklar ve uygulamalar tanımlanmıştır. Bu yönetmeliklerle birlikte asansör firmaları bünyelerinde makina ve elektrik mühendisi istihdam etmiş, projelendirme uygulamaları firmalardaki mühendisler tarafından gerçekleştirilmiş, birçok şubemiz belediyelerle yapılan protokoller çerçevesinde asansörlerin yıllık periyodik kontrol çalışmalarını başlatmış, uygulamalara ilişkin ilk yayınlar Odalarımız tarafından gerçekleştirilmiş, ülkemizdeki asansör uygulamalarında azımsanmayacak iyileştirmeler gerçekleşmiştir.

Bütün bu gelişmelere karşın ilgili AB direktifi uyarınca hazırlanan, 15.02.2003 tarihli Asansör Yönetmeliği‘nde anlaşılmaz bir şekilde Meslek Odaları ve mühendisler sürecin dışına itilmiştir. 1995 tarihli Yönetmelikte asansör imalat, montaj ve bakım firmalarının bir elektrik ve bir makina mühendisi istihdam etmesi ve bu firmaların Elektrik ve Makina Mühendisleri Odalarından Büro Tescil Belgesi alması zorunlu tutulmuşken, yeni yönetmelikte bu konulara yer verilmemiştir. Bu yönetmelikte asansör avan ve uygulama projelerinin ilgisine göre elektrik ve makina mühendislerince çizileceği ve bu projelerin Belediye ve Valiliklerce asansörlere işletme ruhsatı verilmesi aşamasında isteneceği belirtilmiş, ancak imalat, montaj ve bakım firmalarının mühendis istihdamı konusunda herhangi bir açıklık getirilmemiştir.
Odamız bu konuyla ilgili görüş, öneri ve çekincelerini müteakip defalar yazılı ve sözlü olarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı‘na iletmiştir.

Bakanlık yetkilileri ise 95/16/AT yönetmeliğinde bir revizyon yapılarak ilgili direktifle aynılaştırılacağı ve bu yönetmeliğin yanı sıra asansör uygulamaları konusunda ulusal düzenlemelerimizi belirleyecek Asansör Tesis İşletme ve Bakım Yönetmeliği adlı bir yönetmelik daha hazırlanacağını, asansör uygulamalarında görev alan mühendislerin, Odaların ve diğer ilgili kurumların görev, yetki ve sorumluluklarının hazırlanacak yeni düzenlemelerde açıklığa kavuşturulacağını tarafımıza bildirmiştir.

Akabinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde kurulan Odamız ve EMO‘nun da temsil edildiği Asansör Teknik Komitesinde (ASTEK) söz konusu yönetmeliklere ilişkin çalışmalar yürütülmüştür.

Bu çalışmalardan da yararlanılarak 31 Temmuz 2007 tarihinde Bakanlıkça yeni bir Yönetmelik yayımlanarak asansörlerin piyasaya arzı konusunda mevzuatımız AB direktifine uyumlu hale getirilmiştir.

Ancak ulusal bir mevzuat olan ve tüm AB ülkelerinde benzerleri bulunan Asansör Tesis İşletme ve Bakım Yönetmeliği konusunda ortak bir görüşe ulaşılamamaktadır.

ASTEK‘teki görevlendirme ışığında Odamız ve EMO tarafından hazırlanan "Asansör Tesis İşletme ve Bakım Yönetmeliği" taslağı Bakanlıkça değerlendirilmeyi beklemektedir. Bu yönetmelik taslağı yasalaştığı takdirde hatalı asansör montajları, standart dışı malzeme kullanımı, yetkisiz ve yetersiz kişilerce hizmet sunumu, bakım ve denetim eksikliğinden kaynaklı kazalar büyük ölçüde giderilecek periyodik denetimlerin ülke genelinde yaygın bir örgütlenme ağına sahip olan Meslek Odaları kanalıyla yürütülmesiyle de halen kullanımda olan asansörler standartlara uygun hale getirilebilecektir.

Odalarımızın bu konuda hazırladığı taslak gündemdeyken, Sanayi ve Ticaret Bakanlığımız asansörlerin tesis edilme ve işletmeye alma süreçlerini kapsamayan yeni bir yönetmelik taslağı için Odalarımızdan ve diğer ASTEK üyelerinden görüş istemektedir. Söz konusu taslak asansörün tesis edilme süreçlerine ilişkin herhangi bir yeni düzenleme getirmemektedir. Aksine bu yönetmelik taslağıyla, mevcut yönetmeliğin asansörlere yönelik projelendirme dahil tesis ve ruhsat verilmesi işlemlerini düzenleyen maddeleri de iptal edilerek bu konu tamamen boşlukta bırakılmaktadır.

Yönetmeliğin bu şekilde yayımlanması halinde asansör montajlarında avan ve tatbikat projeleri bile istenmeyecek, bina bütünün bir parçası olan ve yanlış uygulamaların sonuçlarını insan yaşamıyla ödediğimiz asansör tesisleri tamamen kamu denetimi dışında kalacak, işletme ruhsatı aşamasında sadece firmaların düzenleyeceği uygunluk beyanları yeterli sayılacaktır.

Bilim, mühendislik ve kamu denetimini dışlayan böylesi bir düzenleme, asansörler konusunda denetim eksikliğinden kaynaklı can ve mal kayıpları ile standart dışı uygulamaları daha da artıracağı gibi ulusal asansör sanayimizi de baltalayacak, sektörde hizmet veren binlerce mühendis işinden olacaktır. Bu taslağın geri çekilerek Odalarımızca hazırlanan yönetmelik taslağının yayımlanması konusundaki istemimizi bir kez daha sizlerin huzurunda Bakanlık yetkilileri ile paylaşmak isterim.

Bu konulara sempozyumumuzun da dikkat çekeceğini umuyorum.

Odalarımız adına sempozyumun gerçekleştirilmesini sağlayan İzmir Şube Yönetim Kurulları ve çalışanlarına, bildiri sunacak ve panelde yer alan konuşmacılara, katkıda bulunan kurum ve kuruluşlara şahsım ve Oda Yönetim Kurulumuz adına içtenlikle teşekkür ediyorum.
Etkinliğimizin başarılı geçmesini diliyor, saygılarımı sunuyorum."

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın konuşmasının tam metni aşağıdadır.

Sayın Konuklarımız, Sevgili Arkadaşlarım,  Hepinizi TMMOB adına saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Hepimiz biliyoruz: mühendislik, bilim ve teknolojiyi insanla buluşturan bir meslek. Bizim örgütümüz TMMOB; odağında, öznesinde insanın olduğu bir mesleğin uygulayıcılarının örgütü. İnsan odaklı olmasından dolayı, bizim mesleğimiz onurlu bir meslek ama bir o kadar da sorumlulukları olan bir meslek.

Biz, bir yandan insana karşı işlenmiş suçlara karşı çıkıyoruz, öte yandan da insana olan sorumluluklarımızı biliyor ve gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Bir yandan üyelerimizin bilimsel temele dayanan çalışmalarını, bilim insanlarının çalışmaları ile birleştiriyor, örgütümüzün deneyimlerinin süzgecinden geçiriyoruz. Bu şekilde ülkenin sorunlarını tespit ediyor, çözüm önerilerini sunuyoruz. Meslek alanlarımız üzerinden Türkiye gerçeklerini ortaya koyuyoruz Bir yandan da üyelerimizin haklarının elde edilmesine, taleplerinin gerçekleşmesine yönelik çabalarda bulunuyoruz. Öte yandan da mesleki denetimin vazgeçilmez ön koşulu olarak gördüğümüz bir çalışmayı, üyelerin uzmanlaşması ve belgelenmesine yönelik çalışmaları da sürdürüyoruz. Biz, sorunlarımızın, toplumun ve halkın sorunlarından ayrı tutulamayacağını da biliyoruz. Sıkıntılı, sancılı, sorunlu bir ülkede yaşıyor olmanın tüm sonuçları mühendis kimliğimizle birlikte, yurttaş kimliklerimiz dolayısı ile yine bizi buluyor. Bunun için yazdıklarımızın sonunda, kamuoyuna duyurularımızın sonunda mutlaka "kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz" diyoruz.

TMMOB, mesleki, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda ülkemizdeki mühendisleri, mimarları ve şehir plancılarını temsil etmek, onların hak ve çıkarlarını halkımızın çıkarları temelinde korumak ve geliştirmek, mesleki, sosyal ve kültürel gelişmelerini sağlamak ve mesleki birikimlerini toplum yararına kullanmalarının zeminini yaratmakla yükümlüdür. Bu amaçla, TMMOB mesleki alanlarıyla ilgili gelişmelerin ve politikaların sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel boyutlarını derinlemesine kavramak, yorumlamak ve toplumu bilgilendirmek zorundadır. Bu nedenle de TMMOB, bu politikaların toplum yararına düzenlenmesi için öneriler geliştirir, bunların yaşama geçirilmesi için mücadele eder ve bunların gereği olarak en genel anlamda bağımsız ve demokratik bir Türkiye‘nin yaratılması yönündeki çalışmalarını bütünsel bir anlayışla ve etkinleştirerek sürdürür.

İşte bu sempozyum ve benzerleri bu çabalarımızın gerçekleşmesine yönelik çalışmaların önemli bir kesişme noktasını oluşturuyor. Bu çalışmalarda bilim insanlarının ve uzmanların yoğun emek harcayarak oluşturduğu bilgi erişilebilir ve ulaşabilir hale geliyor. Bilgi bu etkinliklerimizde paylaşılıyor. Bizce paylaşılan bilgi en değerli bilgi oluyor.

TMMOB ve bağlı odaları iki yıllık çalışma dönemlerinde iki yüzü aşkın etkinlikle kamuoyu önüne çıkıyor. İşte bugün de bu anlayışla oluşturduğumuz bu sempozyumda bir aradayız.
Tam da burada sözü "asansör" kavramına getirdiğimizde şunları da söylemek gerekiyor:
Sanayiinin tamamı ve yaşamımızın önemli bir bölümünde iletim teknolojileri önemli bir yer tutuyor. Fabrikalardan depolara, şantiyelerden küçük işletme ve konutlara dek, iletme ve kaldırma makinaları pek çok alanda yaygın olarak kullanılmaktadır. İletim teknolojilerindeki yeni gelişmeler, sanayileşme ve kentleşme alanındaki yeni gelişmelerle bağlantılı bir şekilde sürmektedir. Bu çerçevede enerji kullanımında ekonomiklik, konfor ve güvenlik faktörleri ön plana çıkmaktadır. Diğer taraftan standartlara uygun üretim, rekabet koşulları, AB uyum süreci, standartların uyumlaştırılması gibi konularda büyük bir dağınıklığın yaşandığı da görülmektedir.

Bu açıdan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı TSE, Meslek Odaları, üretici firmalar, mühendisler, akademisyenler ve ilgili diğer kuruluşların denetimlerinin yaygın ve etkin kılınmasının gerek can ve mal güvenliği, gerekse haksız rekabeti önlemek açısından önemi bugün de sürmektedir.

Odalarımızca yapılan periyodik kontrollerde asansörlerin büyük bir çoğunluğunun kuyu dibinin temiz olmadığı, kabin karşı ağırlık tamponlarının olmadığı, korozyonların oluştuğu, regülatör halatının elektriksel denetiminin olmadığı, kuyu içi elektrik tesisatının uygun olmadığı, kabin altı tampon çarpma plakasının olmadığı vb. gibi birçok olumsuzluklar tespit edilmiştir.

Asansörler, kaldırma iletme makinaları içinde son derece emniyetli bir taşıma aracı olmak zorundadır. İnsan sağlığı ve can güvenliğini doğrudan etkileyen ürün grupları içerisinde yer alması nedeniyle asansörler; tasarım, imalat, montaj, işletmeye alma, ruhsatlandırma ve kullanım aşamalarında ülkemizde zorunlu standartlar ve yönetmelikler kapsamına alınmıştır. Aynı şekilde asansörler, AB ülkelerinde de riskli ürün grubu listesinde yer alarak, CE İşareti Standardı‘na tabi tutulmuştur.

Ülkemizde asansörlerin projelendirilmesi, montajı ve bakımı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından 20.12.1995 tarih ve 22499 sayılı Resmi Gazete‘de yayınlanan Asansör Yönetmeliği çerçevesinde yapılmaktaydı. Bu yönetmelik yerine, anılan Bakanlık tarafından AB uyum sürecinde 15.02.2003 tarih ve 25021 sayılı Resmi Gazete‘de yeni bir Asansör Yönetmeliği yayınlanmıştır. Bu Yönetmelik, yayın tarihinden itibaren 18 ay sonra yani 15.08.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Halen yürürlükte bulunan 95/16/AT sayılı Yönetmelikte Asansör imalat, montaj ve bakım süreçlerinde çalışan mühendislere yönelik açık bir düzenleme bulunmamaktadır. 1995 tarihli yönetmelikte asansör imalat, montaj ve bakım firmalarının bir elektrik ve bir makina mühendisi istihdam etmesi ve bu firmaların Elektrik ve Makina Mühendisleri Odaları‘ndan Büro Tescil Belgesi alması zorunlu tutulmuşken, yürürlükteki Yönetmelikte bu konular boşlukta bırakılmıştır. Yeni Yönetmelikte asansör avan ve uygulama projelerinin elektrik ve makina mühendislerince çizileceği ve bu projelerin Belediye ve Valiliklerce asansörlere işletme ruhsatı verilmesi aşamasında isteneceği belirtilmekte, ancak imalat, montaj ve bakım firmalarının mühendis istihdamı konusunda herhangi bir açıklık getirilmemektedir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından 95/16/AT yönetmeliğinde bir revizyon yapılacağına ve yönetmeliğin yanı sıra asansör uygulamaları konusunda ulusal düzenlemelerimizi belirleyecek Asansör İşletme ve Bakım Yönetmeliği ismi ile bir yönetmelik daha hazırlanacağı, asansör uygulamalarında görev alan mühendislerin, Odaların ve diğer ilgili kurumların görev, yetki ve sorumluluklarının hazırlanacak yeni düzenlemelerde açıklığa kavuşturulacağı bildirilmiştir. Bu doğrultuda çalışmalar sürdürülmektedir.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı‘nca 13.07.2004 tarih ve 25521sayılı Resmi Gazete‘de yayınlanarak kurulan Asansör Teknik Komitesi (ASTEK), söz konusu yönetmeliklere ilişkin çalışmalar yürütmektedir. MMO ve EMO bu Komite‘nin üyesidir. ASTEK‘te söz konusu düzenlemelere ilişkin iki ayrı alt çalışma grubu oluşturulmuştur. MMO ve Elektrik Mühendisleri Odası bu iki çalışma grubunda temsilci bulundurmakta ve çalışmalara aktif olarak katılmaktadır. 95/16/AT Direktifi‘nin Türkçe‘ye revize edilmesi alt çalışma grubu çalışmaları, büyük ölçüde tamamlanmış ve Direktif Türkçe‘ye birebir tercüme edilmiştir fakat, ulusal bir mevzuat olan ve tüm AB ülkelerinde benzerleri bulunan Asansör İşletme ve Bakım Yönetmeliği konusunda ortak bir görüşe ulaşılamamıştır.

Bazı çevreler olaya ticari boyutta yaklaşmakta, asansör firmalarında mühendis çalıştırılmasına ve Mühendis Odaları‘nın mesleki denetim süreçlerinde yer almasına şiddetle karşı çıkmaktadırlar. Hatta yürürlülükteki Yönetmeliğin avan ve tatbikat projeleri ile ilgili hükümleri iptal edilmek istenmekte, yapının bir parçası olan ve yanlış uygulamaların sonuçlarını insan yaşamıyla ödediğimiz asansör tesisleri yapı denetim süreçlerinden kaçırılmaya çalışılmakta, işletme ruhsatı aşamasında sadece firmanın düzenleyeceği AT uygunluk beyanının yeterli sayılması istenmektedir.

Bilim, mühendis ve kamu denetimini dışlayan böylesi bir düzenleme, asansörler konusunda denetim eksikliğinden kaynaklı can ve mal kayıplarını, standart dışı uygulamaları daha da arttıracağı gibi ulusal asansör sanayimizi de baltalayacak, sektörde hizmet veren binlerce mühendis işinden olacaktır. Buna izin verilmemelidir.

ASTEK tarafından yapılan görevlendirme uyarınca MMO ve EMO‘nun birlikte hazırladığı ve Bakanlığın onayına sunduğu "Asansör İşletme ve Bakım Yönetmeliği Taslağı" değerlendirilerek ivedilikle mevzuata yansıtılmalıdır.

AB Teknik Mevzuatı‘na yönelik yeni düzenlemeler konusunda sektörün ve kamuoyunun bilgilendirilmesi yönünde çalışmalara ağırlık verilmelidir.

İletim Makinaları üretimiyle ilgili imalatçıların teknolojik düzeylerini yükseltmek için yürüttükleri çalışmalar teşvik edilmeli ve desteklenmelidir.

İletim makinalarının yaygınlık ve önemine karşın, üniversiteler ve ara eleman yetiştiren okulların eğitim programlarında bu disipline yeterince yer verilmemekte; bazılarında ise seçmeli ders olarak okutulmakta, dolayısıyla bu konudaki öğretim yetersiz kalmaktadır. Üniversitelerin ilgili bölümleri ve meslek liselerinde ilgili derslere daha fazla yer verilmelidir.
Asansörlerin bakımının, meslek odalarınca mesleki yeterliliği belgelendirilmiş mühendis çalıştıran yetkin firmalarca yapılması sağlanmalıdır.

İlgili kamu kuruluşları ile yerel yönetimler, asansör periyodik kontrollerinin düzenli olarak yaptırılması konusunda daha duyarlı davranmalı, bu konuda Meslek Odaları ile denetim süreçlerinde işbirliğini arttırmalıdır.

Makina ve Elektrik Mühendisleri tarafından çizilen asansör projeleri, Odaların Mesleki Denetiminden geçmeden ilgili makamlarca kesinlikle işlem yapılmamalıdır.

Mesleki denetimin olmazsa olmaz koşulunun "uzmanlık ve belgelendirme" olduğu bilinmelidir. Bu anlamda meslek odalarının kuruluş yasalarının verdiği görev çerçevesinde, kamu yararına ve kamu adına sürdürdüğü üretim ve hizmetlerin kalitesinin yükseltilmesi amacıyla, mesleki denetim hizmetlerinin önündeki yerel ve merkezi siyasi iktidarlarca konulan tüm engeller ve sınırlamalar kaldırılmalıdır.

Asansör yönetmeliğinde, halen kullanılmakta olan asansörlere ilişkin bir yaptırım bulunmamaktadır. Yeni yapılan asansörlerde uygulanmakta olan güvenlik kriterlerinin, kullanımda olan asansörlere de uygulanması yönünde düzenleme yapılmalıdır.
Ülkemizde bina asansörlerinin uygulama projelerine uygun olarak yapılmasını denetleme ve yapı kullanım izinlerini verme yetkisi, yürürlükteki yasalarla yapı denetim kuruluşlarına, yerel yönetimlere ve mücavir alan sınırları dışında valiliklere verilmiştir. Ancak bu süreçlerde meslek odalarının dışlanması nedeniyle, bütünlüklü bir denetim yapılamamaktadır. Bunun bedelini asansör kazaları şeklindeki sonuçlarda yaşamaktayız. Binalarda asansörlerin bilimsel teknik esaslara, sağlık kurallarına uygun olarak yapılması amacıyla, yerel ve merkezi yönetimler ile meslek odalarının koordinasyon içerisinde çalışabilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. İmar Yasası ve Yapı Denetim Yasası yeniden düzenlenmelidir.
Ülkemiz asansör ürün ve malzemeleri açısından bir ithalat cenneti haline gelmiştir. Planlı sanayi politikalarının olmaması, ekonomik krizler, tutarsız ihracat ve ithalat politikaları, yatırım malları ithalatında korumacılık faktörüne öncelik verilmemesi ve yatırımlarda sektöre öncelik tanınmaması bu durumun başlıca nedenleridir. Yerli üretimin ulusal ve uluslar arası rekabet ortamında etkinliğinin arttırılması için AR-GE ve yüksek üretim teknolojilerine yönelik yatırımlara destek verilmesi devlet politikası haline getirilmelidir.

Engelli standartlarına uyum, bir ülkenin aynı zamanda çağdaşlığının da bir göstergesidir. Yapılarda, sokaklarda, işyerlerinde engellilerin rahatça hareket edebildiği bir ülkede aynı zamanda yaşlılar ve hamileler başta olmak üzere tüm kesimler yüksek bir yaşam kalitesine sahip olabilirler.

Fiziksel çevrenin engelliler için ulaşılabilir ve yaşanabilir kılınması için imar planlarının yapılmasında kentsel, sosyal teknik altyapı alanlarında ve yapılarda engellilerin toplumsal ve sosyal yaşama ve üretime katılmalarını sağlayacak düzenlemelerin yapılmasına önem verilmelidir.

Engellilerin toplumsal yaşama katılabilmesi amacı ile birçok standart ve düzenleme vardır. Ancak bunlar uygulamalarda yerine getirilmemektedir. Bu standartların uygulanması konusunda ilgili kurumlar, özellikle belediyeler sorumluluklarını yerine getirmelidir.

Sevgili arkadaşlar, Bitirirken şunları da söylemeliyim:

Bu etkinliğimizin düzenleyicilerinin, bilgiyi bizimle paylaşacak bilim insanlarının ve uzmanların, görüşlerini bizimle paylaşacak konuşmacıların ellerine sağlık diyorum. Yüreklerine, beyinlerine sağlıklar diliyorum. Bu etkinliği yaşama geçiren Odamız Yönetim Kurulu Üyelerine ve çalışanlarına da Şube Başkanımın şahsında teşekkür ediyorum.

Son olarak meslektaşlarıma şunları söylemek isterim. Odamıza sahip çıkın. Oda çalışmalarına aktif olarak katılınız. Bilmelisiniz ki, Siz olmazsanız, Şubemiz, Şubemiz olmazsa Odamız, Odamız olmazsa Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği neye yarar? Bilmeliyiz ki, bu ülkenin, bu ülke insanın TMMOB‘ye, TMMOB‘nin size, bize, hepimize ihtiyacı var.

Gösterdiğiniz sabıra teşekkür ediyor, hepinizi saygılar sunuyorum.

İzmir Şube Kaynaklı »

01.09.2008 tarihinden itibaren 4845 defa okunmuştur.

 

ŞUBE İÇERİĞİ

ÇEVRE ANALİZLERİ YETERLİLİK BELGESİ
BİLGİ EDİNME BAŞVURUSU
SIKÇA SORULAN SORULAR
 

TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBE
MMO TEPEKULE KONGRE SERGİ VE İŞ MERKEZİ ANADOLU CAD. NO: 40 KAT:M2 BAYRAKLI - İZMİR
TEL: (+90) 232 4623333   FAKS: (+90) 232 4862060
e-POSTA:

SAYFA ÜSTÜ
ÖNCEKİ SAYFA

COPYRIGHT © 2024 TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
MEŞRUTİYET CADDESİ No:19 KAT:6-7-8 KIZILAY / ANKARA
TEL: 0850 495 0 666   FAKS:(+90) 312 417 86 21
E-POSTA:

Key İnternet Hizmetleri