Yayına Giriş Tarihi: 23.06.2016  Güncellenme Zamanı: 23.06.2016 11:27:03  Yayınlayan Birim: KAYSERİ ŞUBE  
 

Şubemiz tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen "geleneksel gece ve iftar yemeğimiz" bu yıl 21.06.2016 tarihinde Filamingo De Luxe tesislerinde gerçekleştirildi. Yaklaşık 1000 kişinin katıldığı geceye üyelerimiz ve aileleri yoğun ilgi gösterdi. Geceye Kayseri Protokolünden Türk Telekom Bölge Müdür Yardımcısı Sn. Yılmaz TOHUMOĞLU, Talas Belediyesi Başkan Yardımcısı Sn. İlker SÜLEV, Erciyes Üniversitesi Yüksek Okul Müdürleri, Siyasi Partilerin Değerli Temsilcileri, İl Müdürleri, Değerli Oda Başkanlarımız, Yönetim Kurulu Üyelerimiz, Sivil Toplum Kuruluşlarının Kıymetli Temsilcileri, Müftü Vaizi, Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesinin Değerli Öğretim Üyeleri katıldı.

Gecede konuşma yapan MMO Kayseri Şubesi Başkanı Sn. Ersin FENER şu konulardan bahsetti.

"Makine Mühendisleri Odası Kayseri Şubemizin Geleneksel Gece ve İftar Etkinliğimize hepiniz hoş geldiniz.

Öncelikle tüm meslektaşlarımın ve misafirlerimizin mübarek ramazan ayını tebrik ediyorum.

Değerli Meslektaşlarım

Türk ve İslam âlemi olarak ramazan ayını idrak ediyoruz. Peygamber efendimizin buyurduğu gibi evveli rahmet, ortası mafiret, sonu cehennem azabından kurtuluş muştusu olan, Mübarek ramazan ayı huzuru ve bereketi beraberinde getirdi, paylaşımlar, yardımlaşmalar, sılayı rahimler, tutulan oruçlar, okunan mukabeleler,kılınan teraviler, kalkılan sahurlarla mümin gönülleri, insan ve kul olmanın bilincine ulaştırmış, Bütün İslam âlemine aynı düşünce ve aşkı yaşatmaktadır.

Tüm bu güzellikler, İslam âlemi ve İslam coğrafyası düşünüldüğünde, yerini karamsarlığa terk etmektedir. Hal öyle ki; bu zaman diliminde İslam âlemi parçalanmış, ümmet olmanın bilincini yitirmiş, her türlü oyunlara, tefrikalara ve fitnelere teslim olmuş bir görüntü sergilemektedir. Gerek İsrail, ABD, Rusya,batılı ülkeler, gerekse bölge ülkeleri, bölgedeki varlığını davam ettirme, ülkesel menfaatlerini koruma veya İslam`a ve Müslümanlara zarar verme adına bu bölgede etkin olma yarışına girmişlerdir.

İslam dini ve Müslümanlar arasına fitne olarak sokulan batıl mezhepler, Bölgemizdeki devletlerin bu mezhepleri kabullenmeleri, mezheplerini din kabul etmeleri, kendi mezheplerini yayma, diğer mezheplerle mücadele etme anlayışını ortaya koymaları, bazı mezheplerin terör odaklı faaliyetlere yönlenmesi, etnik farklılıkların kullanılması, etnik tabanda, yeniden yapılanma ve devlet kurma hayal, arzu ve girişimler, gibi nedenlerle, İslam coğrafyası yaşanılmaz bir bölge haline getirilmiştir.

Yaşanan bu savaş ve terör olayları sonucu, milyonlarca Müslüman zülüm görmüş, doğup büyüdüğü toprakları terk etmek zorunda kalmış, kıyıma uğramış, hayatını, ailesini ve vatanını kaybetmiş, sığınmacı olarak, hakir görülerek, dışlanarak, hayvanlara bile reva görülmeyen şartlarda hayatlarını geçirmeye çalışmaktadırlar.

Yaşanan tüm bu olumsuzluklar dünya tarafından izlenip görmezlikten gelinirken, insani tavrı sadece Türk milleti göstermiştir. Zulme uğrayanlara, vatanını terk etmek zorunda kalanlara,insani yardıma ihtiyacı olanlara yine bu millet sahip çıkmıştır. Bu ahlak ve kültür Türk milleti için tarihi bir görevdir. Vakti ile Türk Milletinin, tebaası olmuş, tüm milletlere, Müslüm veya gayri Müslüm ayrımı yapmaksızın sahip çıkmıştır. Bu durum dün böyleydi, bugün böyle, yarında böyle olacaktır.

Bu olaylar, dünyanın gözü önünde yaşanırken, insanlıktan nasibini almamış, Avrupa ülkelerinin tüylerinin bile kımıldamadığını, yaşanan vahşeti seyrettiklerini görmekteyiz. Daha iyi şartlarda bir hayat arayan mültecilerin Avrupa ülkelerine sığınmaya çalışırken ne yaşadıklarını gördük. Denizde botları patlatanları, sınırlarını telle kaplayanları, cop kullananları, mültecilerin değerli eşyalarına el koyanları, aç bırakanları, sokakta yatıranları, birçok aşağılayıcı tavırları, mülteci avına çıkanları hep birlikte gördük. Gördüklerimiz bize medeniyet diye diretilen, yıllardır girmek istediğimiz, kapısında bekletildiğimiz, kalkınmış Avrupa`nın gerçek yüzüdür.

Değerli Meslektaşlarım

Geçtiğimiz yıllarda Fransa, bu yılda Almanya sözde Ermeni soykırım yasasını kendi meclislerinde kabul etmiştir. Kendi tarihleri katliamlarla ve barbarlıklarla dolu iken daha dün 2. Dünya Savaşında sırf inancından veya etnik kimliğinden dolayı milyonlarca insanı katletmiş bir milletin evlatları bugün ellerinde hiçbir resmi belge, kanıt veya dayanak olmamasına rağmen, 3 000 yıllık devlet kültüründe hiçbir katliama imza atmamış asil bir milleti sadece sözde veya lobi baskısıyla katliamla suçlamaktadır. Almanya`nın bu tutumunu, Alman parlamentosundaki sözde Türk, özde ne olduğu belirsiz 11 milletvekilini esefle kınıyoruz. Bu süreç yaşanırken etkin olan 4 ermeni lobisinin yaptıklarını, Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak, devleti yöneten siyasetçiler ve bürokratlar olarak engel olamamışlardır. Bu süreçte, varsa görevi savsaklayanları, görevini kötüye kullananları veya yapması gerekenleri yapmayanları da kınıyor ve kamuoyunun vicdanına sevk ediyorum.

Değerli Meslektaşlarım

Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak teröre karşı uzun yıllardır mücadele vermekteyiz. Kimi zaman terörün, güçlendiği, kimi zaman bitme noktasına geldiğine şahit olduk, terör örgütlerinin içeriden ve dışarıdan desteklendiğini de gördük. Türk milleti teröre, vatanı uğruna 10 binlerce evladını şehit vermiş ama hiçbir zaman terörle mücadeleden kaçmamış, hele terör örğütüyle müzakere etme ve terörden dost edinme gafletine düşmemiştir.

Sönmek üzere olan, uzun yıllardır sesi çıkmayan terör örgütü geçtiğimiz 6 yıllık süreçte kendini legalleştirme sürecine girmiş, yurt içinden de her türlü desteği bulmuştur. Siyasetçisinden işadamına, gazetecisinden, sanatçısına, sporcusundan, akademisyenine kadar birçok çevre akilleştirilmiş, toplumun önüne sunulmuş, karanlık düşünceleri, toplumun saflığını kirletme yarışına sokulmuştur. Geçilen süreçte son 1 yıl içinde terör olayları patlak vermiştir. Daha doğrusu göz göre göre gelmiştir. Açılım süreci ile başlayan, türlü türlü rezillikleri, açılıp saçılmaları, terör örgütünün sözcülüğünü yapanları, İmralı canisini muhatap alanları, terör olmasına rağmen operasyon emrini vermeyenleri, OSLO rezilliklerini, Dolmabahçe utancını yaşadık. Tüm bu yaşananlar teröristin ülke içinde istediği gibi gezdiği, elini kolunu sallayarak yapılandığı, il il yığınak yaptığı, cephanelik oluşturduğunu gördük. Devletin devlet olmaktan çıkıp, aşiret görüntüsüne büründüğünü gördük, tüm bunlar bizleri derinden yaraladı, sesini çıkarmaya çalışanlar, tepki gösterenler, yanlış diyenler barış düşmanı gösterildi, öyle bir süreçten geçtiki ülke, kahraman Mehmetçiğimiz, komutanımız terörist, terörist baş tacı yapıldı. Yanlış siyaset, yanlış politika, yanlışlar… Bu kadar yanlıştan doğru çıkmazdı ve çıkmadı. 2010 yılında teröre ve yandaşlarına güvenen ve destek veren bölgedeki insanımızın oranı %15`lerden, geçen süraçte %90`lara ulaştı.

Terör örgütü bugün bölgede halkın kurtuluş örgütü olarak görülmeye başlandı. Evvelinde terör örgütü bölgede desteğini ideolojik eksende alırken, bugün ideolojisi olmasına rağmen bölgenin genelinden destek görmeye başladı.

Neyse ki; siyasilerimizin hesapları tutmayınca, terör, terör olarak nitelendirilmiş.Başından beri gösterilmesi gereken tavır, gösterilmeye başlanmış,ülke genelinde teröre karşı etkin bir mücadele içerisine girilmiştir. Bu mücadele kararlılıkla,terör örgütünün son ferdi yok edilene kadar, teröre destek veren kalmayıncaya kadar devam ettirilmelidir. 4 gün sonra başka masallarla millet uyutulmamalı, algılara teslim edilmemelidir.

Değerli Meslektaşlarım

Bu süreçteTürk milletinin yiğit evlatları yoğun mücadele vermektedirler. Bu mücadeleler esnasında sadece son 6 ay içerisinde, 1000 aşkın askerimiz, polisimiz ve korucumuz hayatını kaybetmiş, vatanı uğruna şehit olmuştur. 1000lerce yaralımız vardır. Birçoğu uzuvlarını kaybetmiştir. 1000 lerce anne, baba evlatsız, 1000 lerce bacımız dul, 1000 lerce evladımız yetim kalmıştır. Bu mücadeleler elbette devam edecek, elbette yeni kayıplarımızda olacaktır, ama Türk milleti teröre karşı dimdik, bir, diri ve kararlı olacaktır. Bu süreçte hayatını kaybeden aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, ailelerine, yakınlarına ve Türkmilletine sabır ve başsağlığı diliyor, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.

Değerli Meslektaşlarım

Meslek odası olarak faaliyetlerimiz üslendiğimiz misyon ve vizyonumuz doğrultusunda; birlikte karar alan, birlikte üreten, birlikte uygulayan anlayışla devam etmektedir. Üyelerimize daha iyi hizmet verme adına geçtiğimiz 9. ve 10. dönemlerde Şube ve temsilcilik binalarımızı (Nevşehir ve Erzincan temsilciliklerimiz hariç) yenilemiştik. Bu dönemde de ilk olarak Erzincan il Temsilciliğimizin yeni hizmet binasını aldık. 600 m2 den oluşan ve konferans salonu, eğitim salonu, kafeteryası, dinlenme salonu, toplantı ve yönetim birimi ve hizmet biriminden oluşacak olan temsilcilik binamız, Allah nasip ederse 9. Ay içerisinde hizmet vermeye başlayacaktır. Yine bu yıl içerisinde Nevşehir hizmet binamızın alınması noktasında çalışmalar yapılmaktadır.

Meslek odası olarak, yardımlaşma derneği olmasak ta, özellikle yönetim kurulumun katkılarıyla, Ramazan ayı içerisinde, ilimiz genelinde ihtiyaç sahiplerine iaşe dağıtımı yapılmış ve yine bir gurup öksüz, yetim veya ihtiyaç sahibi çocuğumuz ramazan bayramı öncesi giydirilmesi noktasında çalışmalar yapılmaktadır. Buradan bu çalışmalara maddi ve manevi destek veren, fedakârlık yapan yönetim kurulu üyelerime teşekkürlerimi sunmak istiyorum.

Değerli Meslektaşlarım, Saygıdeğer Misafirlerim

Coşkusunu yaşadığımız, idrak ettiğimiz, Ramazan ayının,Türk ve İslam âlemine hayırlar getirmesini,

Milletimizin birliğine ve dirliğine,İslam coğrafyasında yaşanan savaşların, katliamların sona ermesine, kan ve gözyaşının durmasına,Müslüman kardeşlerimizin kendi topraklarında, kendi vatanlarında, hür ve mutlu bir yaşam sürmelerine,Bağımsızlık mücadelesi veren Türk ve Müslüman kardeşlerimizin amaçlarına ulaşmasına, Meslektaşlarımızın, sağlıklı, huzurlu ve başarılı bir yaşam sürmelerine,Kısaca Ramazan ayının Hayırlara vesile olmasını Cenabı Haktan niyaz eder.Ramazan Ayınızı, Kadir Gecenizi ve Ramazan Bayramınızı Şimdiden tebrik eder, davetimize katılarak, gecemizi onurlandırdığınız için yönetim kurulum ve şahsım adına hepinize ayrı ayrı teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım." Şeklinde konuştu.

Konuşmanın ardından meslekte 50-45-35 ve 25. Yıllarını tamamlayan üyelerimize şube başkanı Sn. Ersin FENER tarafından plaket takdim edildi.

Plaket Alan üyelerimizin isimleri şöyledir;

50.Yıl

İbrahim YARDIMCI

ŞUBE İÇERİĞİ