BASIN VE KAMUOYUNA.ÖĞRENİM HAKKI ENGELLENEMEZ!TMMOB KOCAELİ İL KOORDİNASYON KURULU, KOCAELİ TTB ve KESK KOCAELİ ŞUBELER PLATFORMU OLARAK, ÖĞRENCİ GENÇLİK ÜZERİNDEKİ BASKILARI KINAMAKTAYIZ.Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) yönetimi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ün 6 Nisan 2012`de üniversiteyi ziyareti sırasında, üniversitelerde uzun süredir devam eden "Bologna süreci"ne karşı duruşlarını ve AKP hükümetinin üniversitelerdeki uygulamalarına yönelik tepkilerini basın açıklaması ile dillendirmek isteyen öğrencilere soruşturma açmıştır. Kocaeli Üniversitesinde 6 Nisan 2012 tarihinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ün Üniversiteye gelişinde; öğrencilere gaz sıkılmış olmasından, polis ve özel güvenlikçiler tarafından coplanıp tartaklanmasından, gözaltına alınmış olmalarından KOÜ`de ziyaret öncesi-günü ve sonrası OHAL ilan eden üniversite yönetiminin sorumludur. Ülke ve kent kamuoyu KOÜ`de öğrencilere yönelik gerçekleştirilen bu saldırılardan rahatsız iken KOÜ yönetimi öğrencilerin dövülmesini, gözaltına alınmış olmasını, haklarında adli soruşturma başlatılmış olmasını yeterli görmemiş, 56 öğrenci hakkında idari soruşturma başlatmıştır. ÜNİVERSİTELER: DÜZENİN BASKI AYGITI; SİYASAL İKTİDARIN, HEM KALEMİ HEM KILICI OLMAYI REDDETMELİDİR!Üniversitelerin kamusal niteliği ortadan kaldırılarak bilimsellikten ve toplumsallıktan uzaklaştırıldığı, öğrencilerin müşteri olarak daha fazla sömürülebilmesinin önünün açıldığı bir ortamda öğrencilerin eşit ve demokratik bir Türkiye; özgür bilim, özerk demokratik ve kamusal üniversite mücadelesi soruşturulmamalı, alkışlanmalı ve desteklenmelidir. Yaklaşık 500 öğrencinin tutuklu olduğu, binlerce öğrencinin 12 Eylül ürünü disiplin yönetmelikleriyle soruşturmalardan geçirildiği ve akademisyenlerin düşüncelerinin hapsedilmeye çalışıldığı bir ülkede yaşıyor olmanın utancına üniversitelerin ortak olması kabul edilemez bir durumdur. KOÜ yönetimi bilmelidir ki; bin bir güçlükle girdikleri üniversite kapılarından çıkarken kendilerine aralanacak kapının işsizlik ve güvencesizlik kapısı olduğunu bilen öğrenciler özgür bir üniversite mücadelesi veriyorlar. Görünen o ki; devlet merkezine iyice yerleşen otoriter AKP iktidarı üniversitelerin özerklik yapısını da isteği gibi belirlerken, öğrencilerin sıradan demokratik bir tepkisini dahi ağır cezalandırma yönünde adımlar atacak üniversiteler istemektedir. Toplumun her kesimine olduğu gibi öğrencilerinde kendilerini ifade etme biçimlerine de yönelik tahammülsüzlük, müdahale ve yok etme boyutlarına ulaşmıştır.KOÜ yönetimi, pek çok üniversite yönetiminin yaptığı gibi, üniversiteleri kendi iktidarlarının baskı aygıtı yapmaya çalışan, suskun ve tepkisiz bir gençlik isteyen siyasal iktidarın baskı politikalarına "en uyumlu üniversite" yarışına dahil olmaktan vazgeçmelidir. Özel güvenlik birimleri, kameralar, polis, jandarma, disiplin yönetmelikleri ve tehditler ile "üniversiteyi öğrencilerden koruma" mantığını terk etmeli ve başlattığı soruşturmaları durdurmalıdır. Bu basın açıklamasıyla amacımız; bir kez daha bu dayatmalara, engellemelere karşın haklı gerekçelerimiz öğrenim hakkının engellenmesine yönelik ve öğrenci gençliğe yönelik üniversite yönetiminin hatalı ve kabul edilemez tutumunu kamuoyu ile paylaşma isteğimizdendir. TMMOB, TTB, KESK GELECEKTE ODA SENDİKA YÖNETİCİLERİ OLACAK OLAN ÖĞRENCİ ÜYELERİ İLE DAYANIŞMA İÇERİSİNDEDİR.Kocaeli Üniversitesinde öğrencilere yönelik sindirme politikası AKP Hükümetinin sözde demokrasi oyununun bir parçasıdır. Basın açıklaması yapıp en demokratik haklarını kullanan öğrencilere yönelik rektörlüğün bu keyfi ve hukuksuz uygulamalarını kınıyor özerk ve bilimsel eğitim merkezi olması gereken Kocaeli Üniversitesini bir polis ve özel güvenlik kampına dönüştürmeye çalışan uygulamalarından bir an önce vazgeçmeye çağırıyoruz. Öğrencilerin tepkilerini demokratik yollarla ortaya koyma, basın açıklaması, yürüyüşler, toplantılar ve gösteriler yapma haklarına sahip olduğu üniversite yönetimi tarafından da bilinmelidir. Bir kez daha ifade etmek istiyoruz: TMMOB, TTB ve KESK Türkiye`nin aydınlık geleceği olan öğrenci gençlik ve gelecekte Oda, Sendika yönetimlerinde yer alacak öğrenci üyeleri ile dayanışma içindedir. 12 Eylül ve onun ürünü olan YÖK`ün faşizan uygulamalarını bugün daha da kökleştiren, üniversiteleri ticarethaneye, öğrencileri soyulacak müşteri konumuna sokan, öğrenim hakkını engelleyen, akademik, demokratik özgürlükleri hiçe sayan, öğrenci gençlik üzerindeki bütün antidemokratik uygulama ve baskıları kınamaktayız. Kentin ilerici, demokrat dinamiklerinin Türkiye`nin aydınlık geleceği öğrenci gençliğe sahip çıkmasını gerekliliğine inanmaktayız. Kocaeli Üniversitesi Yönetiminin ise yüzünü kente dönerek, öğrencilerine reva gördüğü bu tutumdan vazgeçmesini bekliyoruz. TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu, Kocaeli Tabip Odası ve KESK Kocaeli Şubeler Platformu olarak yürütülen süreci başından beri yakından takip ettiğimiz bilinmelidir. Üniversitelerimizi AKP`nin, YÖK`ün ve polisin şiddetine terk etmeyeceğiz. Örgütlülüklerimiz, üniversiteler üzerindeki baskıcı her türlü politikaya karşı mücadele etmeye devam edecektir. Öğrencilerimize gaz, cop ve gözaltı ile yönelen polis şiddeti ile öğrencilerimiz hakkında açılacak soruşturma ve davalar karşısında TMMOB, TTB ve KESK olarak tüm gücüyle mücadele edecek, bu sürece karşı koyacağız. Kamuoyuna saygıyla sunarız.
TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu
Kocaeli Tabip Odası KESK Kocaeli Şubeler Platformu. |
Hakkımızda
ÖĞRENCİ GENÇLİK ÜZERİNDEKİ BASKILARI KINAMAKTAYIZ...
