Türkiye son dönemde sokaklarda geliştirilen linç girişimleri ile kendi gibi düşünmeyen herkesi yok etmeyi meşru gören anlayışlarla gericiliğin, şovenizmin ve faşizan düşüncelerin yaşamı ablukaya almaya çalıştığı bir süreçten geçiyor.
Hrant Dink'in öldürülmesinin sorumlusu dün Susurluk'ta çeteleri ‘kurşun sıkanda yiyen de şereflidir' diyerek savunanlarla, bugün toplumu ablukaya almaya çalışan linç kültürünü ‘ milli hassasiyet' olarak adlandırarak kutsayan anlayışlardır.
Hrant Dink'e sıkılan kurşun, Türkiye'de eşit ve özgürce yaşamak isteyen, tek tip olmayı reddeden buna karşı mücadele eden bütün insanlara sıkılmıştır. Bu nedenle geleceğimizi karartmak isteyen, Türkiye'yi tümüyle gericiliğin, faşizmin, tek tipliliğin ve korkunun hakim olduğu bir ülke haline getirmek isteyen ırkçılara-gericilere izin vermeyeceğiz.
Bütün vatandaşların eşit ve özgürce düşüncelerini ifade edeceği, farklılıkları düşmanlık kaynağı değil, bir olumluluk olarak göreceği güne kadar mücadeleye devam edeceğiz.
Eşit, özgür ve demokratik Türkiye'de bir arada yaşam mücadelesini umutsuzluğa düşmeden daha kararlı savunacağız.
19 Ocak 2007
KESK- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu TMMOB- Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği TTB- Türk Tabibleri Birliği TDB- Türk Diş Hekimleri Birliği |