ANA SAYFA İLETİŞİM BİLGİLERİ BAĞLANTILAR SİTE HARİTASI E-POSTA GİRİŞİ ÜYE GİRİŞİ TMMOB
eski.mmo.org.tr ENGLISH
AKM ML MK EKM

01 Eylül 2024 Pazar    

EİM-MEDAK MİEM PBK

 5. GÜNEŞ ENERJİSİ SİSTEMLERİ SEMPOZYUMU VE SERGİSİ BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİ.

    Yayına Giriş Tarihi: 15.11.2011  Güncellenme Zamanı: 15.11.2011 15:17:35  Yayınlayan Birim: MERSİN ŞUBE  
 

Güncellenme Zamanı: 15.11.2011 15:17:40

5.Güneş Enerjisi Sistemleri Sempozyumu ve Sergisi; yılda metre kareye ortalama 1311 kWh ışınım şiddeti düşen ülkemizde bu enerjinin kullanım alanlarının yaygınlaşmasını sağlayacak yerli ve yeni teknolojilerin ülkemizde üretimi ve kullanımının sağlanması, bu konuda ilgili tarafların (uygulamaya yönelik çalışan sektör temsilcilerini, yasa hazırlayıcılarını yerel yöneticileri, araştırmacı ve akademisyenleri) bir araya getirilmesi ve buradan elde edilecek çıktı ve sonuçlarla Güneş Enerjisi alanında dünyadaki yeni teknolojik gelişmelerin tartışılması, günlük yaşama indirgenmesi ve güncel uygulamalar konusunda ülkemizde bilgi birikimi ve bilinç düzeyinin arttırılması amacıyla; bilimin ve teknolojinin toplumun hizmetine sunulması öz görevi doğrultusunda Mersin Kültür Merkezinde gerçekleştirilmiştir.....

 

Bu Sempozyum ile uygulayıcılara bilgi ve esin kaynağı oluşturması, bilimin ve tekniğin halkımıza ulaştırılması, etkinlik süresince gerçekleştireceğimiz sergi ile sektördeki firmaların ürünlerini tanıtmaları için uygun bir zemin yaratılması hedeflenmiştir.

 

Etkinlik kapsamında sektöründe önde gelen firmalarında içinde bulunduğu sergi 7-8 Ekim 2011 tarihlerinde Cumhuriyet Meydanında gerçekleştirilmiştir.

 

Sempozyum ve Sergi 07 Ekim 2011 günü Mersin Vali Yardımcısı Ahmet Hikmet ŞAHİN, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit ÖZCAN, Mersin Üniversitesi Rektörü Süha AYDIN, Toros Üniversitesi Rektörü Tayyar ŞEN, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan GÜL, EİEİ Genel Müdür Yardımcısı Atilla GÜRBÜZ, Makine Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ali Ekber ÇAKAR, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Şerafettin AŞUT, Makine Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Naci ERÇOLAK, çeşitli meslek odalarının başkanları, Odamızın değişik Şubelerinin ve Temsilcilik Yürütme Kurullarının Başkanları ile çeşitli illerden gelen delegelerin katılımıyla açılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

Sempozyum açılışında; İlköğretim ve Lise Dengi okullardaki öğrencilerin dikkatini ve ilgisini Güneş`e çekmek amacıyla yapılan "Proje Yarışması" na katılan ve dereceye giren öğrencilere ödülleri verilmiştir.

 

 

 

 

DSC_0582.JPG

 

 

 

 

 

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Mersin Şubesi yürütücülüğünde gerçekleştirilen Sempozyumun etkinlik programı çerçevesinde 6 Ekim günü ‘"Güneş Kentlerinin Oluşturulması için Eylem Planı"" konulu bilimsel çalıştay gerçekleştirilmiştir.

 

Sempozyumda 35 bildiri sunulmuş olup "Güneş Enerjisinde Mevzuat, Teşvikler, Destekler ve Sorunlar" konulu bir panel, Sempozyum kapsamında "Güneş Enerjisi ile Isıtma/ Yardımcı Isıtma Kursu" ve "Güneş Elektriği Sistemleri Projelendirme ve Uygulama Esasları" konulu eğitimler gerçekleştirilmiştir.

 

Sempozyumu 544 kayıtlı toplam 650`yi aşkın kişi izleyerek katılmış ve 37 kuruluş sergiye katılarak ürünlerini sergilemiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

DSC_0697.JPG

 

DSC_0726.JPG

 

DSC_0792.JPG

TMMOB Makina Mühendisleri Odası`nın düzenlediği "5. Güneş Enerjisi Sistemleri Sempozyumu ve Sergisi" Mersin`de gerçekleştirildi. Sempozyum kapsamında düzenlenen serginin açılışı için Cumhuriyet Meydanında  "Hidromobil araçlar yarışında birinci olan Makina Mühendisleri Odası‘nın Poseidon isimli Hidrojen Arabası", Çukurova Üniversitesinin "Bayrak" isimli Hidrojen arabası, Mersin Üniversitesinin "Anka" isimli ve Tarsus Endüstri Meslek Lisesinin "Scarpion`` isimli Güneş arabalarının halka tanıtımı yapıldı.

 

 

    

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

AÇILIŞ KONUŞMASI (ALİ EKBER ÇAKAR)

Değerli Konuklar,

Değerli Katılımcılar,

Sevgili Basın Mensupları,

Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu ve şahsım adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. 5. Güneş Enerjisi Sistemleri Sempozyumuna hoş geldiniz.

 

 http://www.mmo.org.tr/resimler/bizden/orj/18006_17_41_21.jpg

Enerji toplumsal yaşamın ve biz makina mühendislerinin ağırlıkla çalıştığı, ülke sanayisinin en temel girdisidir.

Enerji dönüşüm sistemleri, yalıtım, enerji performans değerlendirmeleri, enerji verimli ve çevre uyumlu taşıtlar, ısıtma, soğutma, iklimlendirme ve sıhhi tesisatların tasarlanması, uygulanması, atık enerjinin geri kazanımı; kojenerasyon tekniklerinin kullanımı ve bu amaçlara uygun cihaz, ekipman ve sistemlerin tasarımı, imalatı ve kullanımı enerji ile ilgili konulardan bazılarıdır ve doğrudan makina mühendisliği meslek uygulama alanlarına girmektedir.

Bu nedenle Makina Mühendisleri Odası olarak enerji ve bağlantılı konularda bir dizi çalışma yürütüyoruz. Bu çalışma dönemimiz içinde, Nisan ayı başında Kocaeli`nde düzenlediğimiz 3. Enerji Verimliliği Kongresi, Mayıs ayında İzmir`de düzenlediğimiz enerji ana temalı 10. Tesisat Kongremiz ve 21 Ekim`de Kayseri`de gerçekleştireceğimiz 6. Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Sempozyumu ve bugünkü etkinliğimiz, bu alanda ülkemizde yapılan en kapsamlı, en katılımlı ve en nitelikli geleneksel etkinlikler arasında yer almaktadır.

Değerli Katılımcılar,

Bugün burada ülkemizdeki en önemli ve elektrik üretimi açısından yadsınmayacak potansiyele sahip güneş enerjisi konusunu tartışacağımız iki günlük bir etkinliği başlatıyoruz. Bu etkinliğin 6094 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun sonrasında ve açılacak olan toplu başvurunun hemen öncesinde düzenleniyor olması, bilgilerin paylaşılması ve sorunların, beklentilerin dile getirilmesi açısından bu etkinliği önemli bir platform haline getirmiştir.

Ülkemiz güneş enerjisini sıcak su amaçlı olarak kullanan önemli ülkelerden birisidir. Güneş enerjisi dünyanın enerji ve iklim değişikliği ile ilgili sorunları için dikkatlerini yönelttiği en önemli kaynaklardan birisidir. Gelişmiş ülkelerde; Japonya`daki Fukishima nükleer santral kazasından sonra güneşten elektrik üretimi, politikalarda öncelikli ve tercih edilen bir kaynak haline gelmiştir.

Güneş enerjisi günümüzde bütün dünyada en kapsamlı Ar-Ge çalışmalarının yapıldığı bir sanayi dalıdır. Bunun sonucunda daha önce konvansiyonel sistemlerle rekabet edemeyen güneşten elektrik üretim maliyetleri, çok hızlı bir şekilde düşmektedir.

Dünya enerji sektörü radikal bir değişimin eşiğindedir. Özellikle fosil kaynaklara sahip olmayan ve enerji de dış bağımlılığı artan sanayileşmiş ülkeler bu değişim sürecinde hem güvenli enerji kaynaklarına yönelmek, hem de yenilenebilir enerji teknolojisini satarak bu yeni dönemde ekonomilerini güçlendirmek istemektedirler.

Gelişmiş ülkelerin hükümetleri "temiz enerji ekonomisi" olarak adlandırdıkları bu sektörü çok ciddi olarak desteklemektedir. Amerika`da Obama yönetimi krizden çıkış için ilk ayırdığı 700 milyar dolarlık kaynak içinde yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğine vereceği destekleri özel olarak belirtirken bu desteklerin istihdamı canlandıracağını da açıklamıştır.

Görüldüğü üzere gelişmiş ülkeler yenilenebilir enerji konusunu, enerji güvenliğinin yanı sıra, gelecek için önemli bir ekonomik yatırım, istihdam ve teknoloji egemenliği alanı olarak görmektedirler. Bundan sonra dünyanın güçlü ülkeleri bir yandan fosil kaynaklar üzerindeki politik etkinliğini sürdürmeye çalışırken diğer yandan yeni teknoloji pazarındaki paylarını artırmak üzere de rekabet edecektir.

Değerli Katılımcılar,

Ülkemizde de yerli güneş enerjisi endüstrisinin (pv-fotovoltaik-/odaklayıcı sistem) gelişimini desteklemek üzere 6094 sayılı Kanun Değişikliği ile getirilen yerli üretime ilave teşvikler konusu özellikle güneş enerjisi sektörünün yeni gelişmeye başladığı ülkemizde önemli bir husustur. Türkiye yenilenebilir enerji potansiyelini değerlendirirken, ithal teknoloji ve ekipman için önemli bir paranın yurtdışına akması önlenebilecektir.

Yenilenebilir elektrik üretiminin yaygınlaştırılmasında teşvikli tarife uygulamasının yanı sıra yenilenebilir enerji konusunda bilincin artırılması, şebekeye girişi sınırlama, idari türde vb engellerin kaldırılması da (lisans ve izinlerde işlemlerin kolaylaştırılması veya sadeleştirilmesi, basit ve kolay anlaşılabilir prosedürlerin oluşturulması vb.) bu enerjilerin kullanımının yaygınlaştırılmasında önemli faktörlerdir.

Diğer taraftan güneşten elektrik enerji sistemleri çok fazla alana ihtiyaç duymaktadır. Bugün için güneş santrallerinin tarım arazilerinin üzerinde baskı oluşturması çok muhtemeldir. Bu konuda yeterli önlemin alınmadığını düşünüyoruz. Özel sektör yatırım yapsa da devletin düzenleyici, uygulamaları denetleyici rolü önemlidir. Son günlerde HES`lerin (hidroelektrik santrallerin) inşasında, ilgiyi yörede yaşayan bölge halkının haklarına ve yaralarına tecavüz eden, doğal çevreyi suistimal eden, tarımsal alanları yok eden girişimlerin yarattığı problemlerin bu alanda da yaşanmaması için santral kurulabilecek alanlar önceden belirlenerek bağlantı noktaları ile birlikte duyurulması ve doğru stratejilerin belirlenmesi çok önemlidir.

Değerli Katılımcılar,

Türkiye yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları açısından birçok güçlü yöne sahip bir ülkedir. Güneş enerjisi ile birlikte su, rüzgâr, jeotermal, hidro elektrik ve linyit kaynaklarımızdan elde edilebilecek kurulu güç olanaklarının iyi değerlendirilmesi ile ülkemizin % 74`ler seviyesine ulaşan enerjide dışa bağımlılığını ciddi ölçülerde azaltması söz konusu olabilecektir.

EİE tarafından yapılan çalışmalarda, teknik kapasitesi 405 milyar kWh (1 yıllık kilowattsaat), ekonomik potansiyeli 380 milyar kWh olarak tahmin edilen, güneşe dayalı elektrik üretim kapasitesi bütünüyle değerlendirilmeyi beklemektedir.

Güneşe dayalı elektrik üretiminde son yıllarda kaydedilen çok hızlı gelişmelerin, yatırım maliyetlerinde ciddi düşüşleri gündeme getirmesi Türkiye açısından değerlendirilmesi gereken bir husustur.

 

Bugün tarihte güneş enerjisi ile anılan Mersin`de bu kaynağın ülkemize kazandırabileceklerini ve yöntemlerini konuşurken Türkiye`nin başka ülkelerin teknoloji pazarı olmadan, kendi araştırmacısı ve mühendisi ile bu kaynağı nasıl değerlendirebileceğini, hazır bu kaynağın en kısa sürede nasıl değerlendirilmesi gerektiğini de konuşmamız gerekiyor.

Biz Oda olarak; dünyadaki teknolojik gelişmeleri göz önüne alarak, ülkemiz koşullarına uygun bir Yenilebilir Enerji Stratejisi ve Faaliyet Planının ivedilikle hazırlanmasını ve bu plan ve stratejilere uygun desteklerin ivedilikle yaşama geçirilmesini savunuyoruz.

Güneş enerjisi kullanımının geliştirilmesi tartışmalarının sadece elektrik açısından ele alınmasını da doğru bulmuyoruz. Türkiye hemen her bölgesinde güneş enerjisinin termal kullanımı için çok önemli potansiyele sahiptir. Bu konuda gelişen yerli teknoloji de olmasına rağmen sadece elektrik üretimine odaklanmak, bu önemli kaynağın göz ardı edilmesine ve yeterince değerlendirilmemesine de yol açmaktadır.

Ayrıca güneş enerjisinden pasif düzenlemelerle yararı maksimize eden mimari pratiklerin yaygınlaştırılması için üniversitelerimize önemli görevler düşmektedir. Güneş enerjisinin bina ısıtmasında ve soğutulmasında ve endüstriyel proseslerde kullanılması ithal enerjinin azaltılması için çok önemlidir.

Türkiye`de de teşvik edildiği takdirde, ısıtma sistemleri desteklenerek ithal doğalgaza olan bağımlılığımızı azaltabilmek mümkündür. Sempozyumumuzun bu konuda yapılması gerekenler için açılımlar geliştirmesini diliyoruz.

Bu noktada ülkemiz yetkililerini dışa bağımlı enerji politikalarından uzaklaşmaya, kamusal planlama ve üretimi esas almaya, yerli kaynak kullanımına öncelik vermeye ve zam kolaycılığından uzaklaşmaya davet ediyorum.

Enerji antlaşmaları ülke çıkarları lehine düzenlenir, elektrik enerjisi üretiminde ulusal–kamusal kaynaklar ile yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilir, enerji verimliliği sağlanır ve ülke ölçeğinde meslek odalarının da içinde yer alacağı bir Master Plan uygulanırsa, emin olalım ki dışa bağımlılık kırılabilecek, elektrik fiyatları düşürülebilecek ve enerji yönetimi başarabilecektir.

Sözlerimi bitirirken, yarın, 8 Ekim 2001 Cumartesi günü, birliğimiz TMMOB, DİSK, KESK ve Türk Tabipleri Birliğinin Ankara`da düzenleyeceği "Tüm Temel Haklarımız İçin İnsanca Yaşamı Savunuyor, Eşit, Özgür, Demokratik Bir Türkiye İstiyoruz!" mitingine kısaca değinmek istiyorum.

Bu miting, son yıllar ve son Kanun Hükmünde Kararnamelerde de somutlandığı üzere, Türkiye`nin otoriter tekelci bir anlayışla yönetilmesine; toplu iş sözleşmesi ve örgütlenme hakkını savunan kamu emekçisinden kıdem tazminatlarının gasp edilmesine direnen işçilere; "sağlıkta dönüşüm" aldatmacasına karşı koyan sağlık emekçilerinden örgütüne ve meslek alanlarına yapılan saldırılara karşı mücadele eden mühendis, mimar, şehir plancılarına kadar geniş kesimleri bir araya getiren önemli bir platform olacaktır. Bu mitinge bütün meslektaşlarımızı ve dostlarımızı beklediğimizi belirtmek istiyorum.

Son olarak, bildiri sunacak, panelde yer alacak konuşmacılara, delege ve izleyiciler ile katkıda bulunan bütün kurum ve kuruluşlara, sergide yer alacak firma ve kuruluşlara, Odamız adına sempozyumun gerçekleştirilmesini sağlayan Düzenleme, Danışma ve Yürütme Kurulları ve sekretaryasına, Mersin Şube Başkanı, Şube Yönetim Kurulu ve çalışanları ile Oda Enerji Çalışma Grubuna, Oda Yönetim Kurulu ve şahsım adına içtenlikle teşekkür ediyor, etkinliğimizin başarılı geçmesini diliyor, saygılar sunuyorum.

 TMMOB Makina Mühendisleri Odası

 Yönetim Kurulu Başkanı

Ali Ekber ÇAKAR

 

AÇILIŞ KONUŞMASI (NACİ ERÇOLAK)

Değerli Basın Mensupları,
Değerli Delegeler ve Meslektaşlarımız,
Değerli Konuklar,

Sevgili Dostlarım,

            Hepinizi Odamız tarafından, Şubemiz yürütücülüğünde, bugün beşincisini gerçekleştireceğimiz Güneş Enerjisi Sistemleri Sempozyumu ve Sergimize hoş geldiniz diyor. Sizleri MMO Mersin Şube Yönetim Kurulu ve şahsım adıma saygıyla selamlıyorum.

http://www.mmo.org.tr/resimler/bizden/orj/18004_17_32_02.jpg 

            Güneş Enerjisi ile ilgili olarak bilginin yaygınlaştırılması  yoğunlaştırılması, teknolojik yeniliklerin ve uygulamaların ülkemize kazandırılması amacıyla 2 yıllık yoğun bir ekip çalışmasının sonunda 5.sini gerçekleştireceğimiz etkinliğimizin açılış konuşmasını yapmak için bu sahnede olmaktan sizlerle beraber bulunmaktan  son derece mutluluk ve onur duyduğumu ifade ederek başlamak istiyorum.

Değerli dostlarım;

Dünya hızla kirleniyor, doğa yavaş yavaş yok oluyor, zehir solumadan, hormonlu ve zehirli gıdalar yemeden artık yaşamak mümkün değil. Küresel ısınmanın arttığı bütün dünyada, iklim felaketlerinin sayısının ve derecesinin arttığı, buzulların eridiği, ekosistemlerin olumsuz etkilendiği kaçınılmaz olarak görülebilen bir gerçek.

Peki, Hiç mi umut yok? Elbette ki var…

            Sonsuz bir enerji  kaynağı olarak  Güneş,  ilk çağlardan  bu yana insanoğlunun dikkatini çekmiş,  hatta bir dönem çeşitli uygarlıklarda yaşamın  kaynağı  tanrısal bir güç olarak kabul edilmiş ve  ona tapılmıştır.

Yapılan arkeolojik  çalışmalar ortaya çıkarmıştır ki Güneş enerjisinin yoğunlaştırılarak kullanılması 2500 yıl öncesine dayanmaktadır. 2500 yıl önce uygulama alanı bulunan bu enerji günümüzde halen kullanılmayı beklemektedir.

20. yüzyılda bilimin ve teknolojinin gelişmesi, artan enerji gereksinimi ve çevre kirliliği sorunları karşısında bilim çevrelerinin dikkatini sonsuz ve yenilebilir enerji kaynağı olan güneşe yöneltmelerine neden olmuştur. Dünyadaki enerji türlerinin kökeni olarak Güneş enerjisi gösterilmekte, diğer enerjiler Güneş enerjisi kökenli "dönüşüm enerjileri" olarak tanımlanmakta ve bütün yenilenebilir enerjiler ve hatta fosil yakıtlar enerjilerini güneşten almaktadırlar.


         Dünyamızda  giderek azalan ve bir yandan da çevre kirliliğine neden olan fosil kökenli enerji kaynaklarını kontrol etmek için  savaşlar ve işgaller yapılırken , diğer yandan da  yenilenebilir enerji kaynakları arayışı ve onların kullanımının yaygınlaştırılması başta ABD, AB, Çin ve Japonya olmak üzere gelişmiş ülkeler tarafından çok büyük araştırma ve desteklerle sürdürülmektedir.

Enerjide Dışa Bağımlılığımız  Çok Yüksek Düzeydedir ;

Tarih 6 kasım 2009 yer Kültür merkezi sahnesi 4. Güneş enerjisi sistemleri Sempozyumu ve sergisi açılış konuşmamdan kısa bir alıntı yapmak istiyorum;

"Petrol ve Petrol Ürünleri ile Doğalgaz konusunda tam anlamıyla dışa bağımlı olduğumuz görülmektedir. Sanayisi başta olmak üzere sokakta evde işte ulaşımda kısacası hayatının her alanında kullandığı enerji kaynaklarını İTHAL eden bir ülkenin TAM BAĞIMSIZLIĞINDAN bahsetmek ne kadar doğrudur?. Ülkemizin yaşanan ve bu şekilde devam edilirse daha da şiddetlenerek sürecek olan Enerji dar boğazından çıkması mümkün değildir." demiştim

Peki sormak istiyorum size sevgili dostlar o günden bu güne ne değişti?

Geride bıraktığımız şu haftada doğalgaza, elektriğe ve petrole yeni ciddi oranlarda zamlar yapıldı. BOTAŞ‘ın  Rusyadan artık Doğalgaz almayacağı açıklandı. Doğalgaz sektöründeki kamu varlığı ve etkinliği küçültülürken, elektrik sektöründeki özelleştirmeler de tüm hızıyla sürdürülmektedir.

Enerjide Dışa Bağımlılık ve Özelleştirme Politikaları Sürdürüldükçe Yeni Zamlar Gelecek, Elektrik ve Doğalgaz Fiyatları Daha da Artacaktır.

Ülkemiz, yıllardır izlenen ulusal ve kamusal çıkarları gözetmeyen, yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarını yeterince değerlendirmeyen, planlamayı yok sayan, dışa bağımlı enerji politikalarının olumsuz sonuçlarıyla karşı karşıyadır. Enerji sektörünün günlük ve kısa vadeli politikalarla dışa bağımlı kılınması; pahalı, süreksiz ve ithal enerji kaynaklarının kullanılması beraberinde enerjide dışa bağımlılık oranını % 75`lere ulaştırmıştır. Bundan dolayı, dünyadaki enerji fiyatları da ülkemiz ekonomisi ve halk üzerinde önemli bir baskı unsuru haline gelmiştir. Ülkemizde; düşük maliyetlerle üretilemeyen enerji, sanayi maliyetlerini artırmakta, üretimi daha da zor hale getirmektedir.

            Yıllardır Odamızın savunduğu bir konuda Yenilenebir  Enerji Konusunda devletin düzenlemeler yaparak kullanımı ve üretilmesi anlamında teşvik çalışmaları yapması ve kanunlaştırmasıdır. Bununla ilgili geçen sene bir teşvik yasası çıkartıldı ancak açıklanan teşvikler yatırımcıların beklediğinin çok çok altında kaldı ve dolayısıyla yeterli ilgi ve desteği göremedi.

            Öte yandan nükleer santraller, enerji arz eksikliğine ve  dışa bağımlılığa alternatif olarak gösterilmekte ve nükleer santral yapımı için adımlar atılmaktadır. Ülkemizde güneş enerjisi potansiyeli  başta olmak üzere tüm yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları yeterince değerlendirilmezken; yeterli teknik altyapı ve mevzuat olmadan, kamusal denetimin dışlandığı bir yapıda ,dışa bağımlılığı azaltmak bir yana, arttıracak bir süreç;  üzülerek belirtiyorum ki Mersin ve Sinopta başlamıştır.

Enerjide dışa bağımlılığımızın azaltılması, yurt dışına kaynak aktaran nükleer santrallerle değil, yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmeyi ve yaygınlaştırmayı da amaçlayan, çeşitlendirilmiş ancak bütünlüklü , uzun,verimli ve kalıcı ulusal enerji politikalarının yürürlüğe sokulması ve devam ettirilmesi ile mümkündür.

         Bugün son bilimsel veriler;yaşanan küresel ekonomik rekabet nedeniyle ülkelerin  enerji gereksiniminin giderek artmasına karşın, fosil kaynaklı yakıtların 21. yüzyılın sonuna gelmeden tükenebileceğini ve küresel ısınmanın artmasına neden olarak geri dönülemez çevre sorunlarını ortaya çıkardığını göstermektedir.

  

Değerli Dostlarım;
        Türkiye yılda 2.640 saat güneş alıyor..Bu güneş enerjisinin toplam gücü 1.3 milyar ton petrole eşdeğer. Kıymetini fark edelim, değerlendirelim...

        Güneş bizim için gücü ve boyutları hayal bile edilmesi imkansız bir varlık.Öyle ki,1.3 milyon adet Dünya‘yı bir araya getirsek ancak bir Güneş olabiliyor. Güneşin enerjisini ürettiği çekirdeğindeki sıcaklık 15 milyon derece.Güneşin görünen yüzündeki sıcaklık ise demirin ergime noktasından 3 kat daha fazla;yani 5500 derece.

Hayatın kaynağı olan Güneş her yıl dünyaya 219.000 milyar kilovat saat(kwh) enerji gönderiyor.


Bu enerji günümüzde dünyada tüketilen enerjinin tam 2500 katı. Almanya‘da bile yılda bir metrekareye gelen Güneş enerjisi yılda 100 litre petrole eşdeğer. Diğer bir deyişle Türkiye‘de Güneşten inanılmaz miktarda enerji üretilebilir.

 Yani bu bir‘‘Güneş balçıkla sıvanmaz!‘‘bir gerçeğimiz.

İnsanlığın kurtuluşu ‘‘ Güneşe Giden Yolu ‘‘  bulabilme ve güneşe dayalı yeni bir uygarlık yaratabilme becerisine bağlı görünüyor

Doğa ile barışık yeni bir Dünya görüşü olan Güneş uygarlığının ülkemizde başlayıp Dünyaya yayılması için doğa ve sevgi değerlerine dayanan kültürümüzle, bütün olanaklara sahibiz.

Yeni uygarlığın hedefi kirli ve sağlıksız enerjiden vazgeçerek  Güneşe yönelmek olmalıdır.
‘‘Güneş Çağı‘‘ Birçokları aksini düşünse bile geleceğin yaşam biçimi olmaya en yakın adaydır.

Tüm bunların önüne geçmenin bir tek çıkış yolu var O da özkaynağımız olan Yenilenebilir Enerjiye gereken yatırımları yapmak ve kendi enerji politikamızı belirlemektir.

GÜNEŞ ENERJİSİNE EVET, ÇÜNKÜ TÜRKİYE‘NİN GELECEĞİDİR!

Sözlerimi tamamlarken, Sempozyumumuzun  gerçekleşmesi yolunda bize çok önemli destekler veren ve  kaynak  yaratan :

Mersin Valisi Sn.`Hasan Basri GÜZELOĞLU‘na,
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Macit Özcan`a,

Mersin Üniversitesi Rektörü Sn. Süha Aydın`a,

Toros Üniversitesi Rektörü Sn. Tayyar ŞEN`e

Mersin Mezitli Belediye Başkanı Sn. Uğur Yıldırım`a
Mersin Yenişehir Belediye başkanı Sn. İbrahim Genç`e,
Mersin Toroslar Belediye Başkanı Sn. Hamit Tuna `ya,
Mersin Akdeniz Belediye Başkanı Sn. Fazıl Türk`e,
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sn. Şerafettin Aşut`a,

Mersin Tarsus Organize Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Sabri TEKLİ`ye
İlk öğretim ve Lise dengi Okullarında Güneş Projelerinin yapılmasında bize Katkı sağlayan İl Milli Eğitim Müdürü Hasan GÜL`e,
Mersin İl Koordinasyon Kuruluna ve Sekreteri SnBülent HALİSDEMİR‘e,

Sempozyuma katkı sağlayan üniversite ve öğretim üyelerimize

Sempozyumumuzun ve sergimizin verimli geçmesi noktasında destekleyen tüm kurum ve kuruluşlara

 Etkinliklerimizi halka ileten değerli basın mensuplarına,
Sempozyumun gerçekleşmesinde emeği geçen yönetim kurulu üyelerimiz ve şube çalışanlarımıza,
Sergimize katılarak destek olan sektör temsilcilerine,
Oda yöneticilerimize, sempozyumumuzun danışma ,düzenleme ve  yürütme kurulu üyelerimize  , sempozyum Sekreterimize

Proje sponsorumuz Vadi İnşaat ‘a

sempozyum ve Sergimizin Ana Sponsoru Sektörün önde gelen temsilcilerinden KUZEYMAK`a

 Ve son olarak bu sempozyumun gerçekleşmesini sağlayan Mersin Makina Mühendisleri Odası üyeleri Meslektaşlarıma 
 
        Huzurlarınızda Şube Yönetim kurulumuz adına içtenlikle teşekkür ederim.

 

Sevgili dostlar  bizler dünyamızı kuşatan, yolumuza ışık tutan  bu enerjinin farkındayız peki ya sizler  "Temiz Enerjinin Farkında mısınız ?

Fark edelim , Kıymetini bilelim , Değerlendirelim…

Dünyamız için, Ülkemiz için, Geleceğimiz için, Çocuklarımız için içinde olduğumuz "Güneş Hareketinde" sizleride yanımızda görmekten mutluluk duyuyoruz.

 

Hepimize Güneşli Günler Diliyorum ……..

 

                           

TMMOB Makina Mühendisleri Odası

Mersin Şube Yönetim Kurulu Başkanı

Naci ERÇOLAK 

Mersin Şube Kaynaklı »

15.11.2011 tarihinden itibaren 3112 defa okunmuştur.

 

ŞUBE İÇERİĞİ

ÇEVRE ANALİZLERİ YETERLİLİK BELGESİ
BİLGİ EDİNME BAŞVURUSU
SIKÇA SORULAN SORULAR
 

TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI MERSİN ŞUBE
LİMONLUK MH. 2417 SK. NO:5 YENİŞEHİR - MERSİN
TEL: (+90) 324 3273800 Dahili: 01   FAKS: (+90) 324 3269553
e-POSTA:

SAYFA ÜSTÜ
ÖNCEKİ SAYFA

COPYRIGHT © 2024 TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
MEŞRUTİYET CADDESİ No:19 KAT:6-7-8 KIZILAY / ANKARA
TEL: 0850 495 0 666   FAKS:(+90) 312 417 86 21
E-POSTA:

Key İnternet Hizmetleri