 |
Yayına Giriş Tarihi: 08.09.2005 Güncellenme Zamanı: 10.10.2008 14:56:48 Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ
|
 |
12 Eylül Türkiye tarihinde karanlık bir leke olarak duruyor, 12 Eylül ile birlikte uygulanmaya başlayan ekonomik, siyasal yapı varlığını devam ettiriyor. 12 Eylül, güzel bir gelecek, demokratik bir Türkiye için mücadele edenlerin susturulduğu, toplumun top yekün baskı altına alındığı bir dönemdi. 12 Eylül‘le başlayan karanlık bugün halen toplumun üzerinde karabasan olarak duruyor.
Oda Yönetim Kurulu Sekreteri Ali Ekber ÇAKAR‘ın konu ile ilgili yaptığı basın açıklaması yazının devamındadır.
|
BASINA VE KAMUOYUNA
10.09.2005
12 EYLÜL’Ü UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!
12 EYLÜL’ÜN 25. YILDÖNÜMÜNDE
BAĞIMSIZ, DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE VE
DEMOKRATİK BİR ANAYASA İSTEMİ SÜRÜYOR
Kenan EVREN, bu ayın başlarında, “Artık, 12 Eylül 1980'i unutmalıyız'' demişti.
EVREN’in yaklaşımının tersine 12 Eylül 1980, toplumsal tarihimizin kilometre taşlarından biridir. 12 Eylül 1980’de gerçekleştirilen askeri müdahale ile 1961 Anayasası ortadan kaldırılarak; 24 Ocak Kararları doğrultusunda Türkiye ekonomisi uluslararası finans güçleri ve büyük sermaye lehine yeniden yapılandırıldı ve toplumsal muhalefet zor araçlarıyla sindirildi. Toplumsal yozlaşma had safhaya ulaştı.
Hatırlanacağı üzere sermaye güçleri 12 Eylül’ü, “Bundan sonra biz güleceğiz” sözü ile karşılamışlardı. Zira 12 Eylül ile birlikte toplu sözleşme düzeni ilga edilmiş; ihracata dayalı ekonomik model ile yolsuzlukların önü açılmış; finans-para-rant politikaları yatırımların önüne geçirilmiş; sanayileşme ve kamu işletmeciliği birikimleri özelleştirme furyasıyla talan edilmeye başlanmış; neo-liberal politikalara geçiş yapılmış; Türkiye böylece uluslararası sermayenin egemenliğindeki küreselleşme süreçlerine entegre edilmiştir.
Yine 12 Eylül ile birlikte ekonomi, siyaset, devlet örgütlenmesi ve sosyal yaşamda kapsamlı bir reorganizasyon gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda sosyal devletin denge sağlayıcısı toplu sözleşme düzeni ortadan kaldırılmış, yasama-yürütme ve yargının ayrılığı ilkesi ortadan kaldırılmış, siyasi partilerden derneklere, meslek örgütleri ve sendikalara kadar bütün toplumsal örgütlenmeler engellenmiş, siyasal islamın güçlenmesinin zemini oluşturulmuş, öğrenci gençlik YÖK cenderesine sokulmuş, medya ve toplum yozlaşmasının temelleri atılmış, Türkiye’nin ekonomik, siyasal ve kültürel alanlardaki dışa bağımlılığı artırılmıştır.
Bütün bunlar, dönemin en önemli toplumsal dinamiği olan emekçiler ile yurtsever toplumcu güçlerin terör-işkence-hapis-sürgün vb. politikalar ile üstüne gidildiği bir ortamda gerçekleştirilmiştir. İşte bunları unutmak mümkün değildir; 12 Eylül toplumsal belleğimizden silinmeyecektir.
12 Eylül’ün 25. yıldönümünde, 12 Eylül Pazartesi günü ilköğretim okulları açılırken, çocuklarımızın geleceğinin aydınlık kılınması için Demokratik, Eşitlikçi ve Özgürlükçü bir Anayasanın gerekliliği; sosyal hukuk devletinin egemen kılınması; siyasetin toplumsal dinamikleri kapsamasının önünde bir engel olarak duran seçim sistemindeki baraj vd. engellerin kaldırılması; toplu sözleşme düzeninin emekçi dinamiklerini gözetecek tarzda yeniden yapılandırılması; cuntacıların yargılanması, 12 Eylül’ün bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılması ve nihayet ekonominin ülke ve halk çıkarlarına göre düzenlenmesi önümüzde birer görev olarak durmaya devam etmektedir.
Demokratik Türkiye özlemlerinin haykırılacağı 12 Eylül’ü protesto mitingine bu yaklaşımla TMMOB bütünlüğü içinde destek vereceğimizi duyuruyor, kamuoyu ve meslektaşlarımızı bu önemli görevler doğrultusunda duyarlılığa davet ediyoruz.
TMMOB
MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
Yönetim Kurulu Sekreteri
Ali Ekber ÇAKAR
|
Tüm Basın Açıklamaları »
08.09.2005 tarihinden itibaren 2390 defa okunmuştur.
|
|
Hakkımızda
12 EYLÜL'ÜN 25. YILDÖNÜMÜNDE BAĞIMSIZ, DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE VE DEMOKRATİK BİR ANAYASA İSTEMİ SÜRÜY
