Yayına Giriş Tarihi: 06.01.2011  Güncellenme Zamanı: 24.01.2011 12:04:26  Yayınlayan Birim: ANTALYA ŞUBE  
 

5 Aralık 2008‘de yayınlanan Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği gereğince her binanın "Enerji Kimlik Belgesi" düzenlenecektir.

Yönetmelikte tanımlanan Enerji Kimlik Belgesi: Asgari olarak binanın enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırması, yalıtım özellikleri ve ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin verimi ile ilgili bilgileri içeren belgedir.

Enerji kimlik belgesi düzenlemeye yetkili kuruluşlar ise: Yeni tasarlanan binalar için; binanın ısıtma ve/veya soğutma ve/veya ısı yalıtım projesini hazırlayan gerçek veya tüzel kişileri, mevcut binalar için enerji verimliliği danışmanlık şirketleri olarak tanımlanmaktadır.

 Enerji kimlik belgesi ile birlikte binalarda beyaz eşyalarda olduğu gibi; A, B, C, D, E, F veya G sınıfı enerji verimli bina olarak nitelendirilecektir.

 Yeni binalar için 1 Ocak 2011 tarihi itibariyle ruhsat aşamasından, mevcut binalar ve inşaatı devam edip henüz yapı kullanım izni almamış binalar için ise; 5 Mayıs 2007 tarihli Enerji Verimliliği Kanunu‘nun yayımı tarihinden itibaren 10 yıl içinde enerji kimlik belgesi düzenlenme zorunluluğu getirilmiştir.

Bahsi geçen yönetmelikte belirtildiği üzere;

•Ø      Sanayi alanlarında üretim faaliyetleri yürüten binalar,

•Ø      Planlanan kullanım süresi 2 yıldan az olan binalar,

•Ø      Toplam kullanım alanı 50 m²‘nin altında olan binalar,

•Ø      Seralar ve atölyeler,

•Ø      Depo, ardiye, cephanelik gibi ısıtılmasına veya soğutulmasına gerek duyulmayan yapılar. dışında kalan tüm yapılar yönetmeliğin kapsamındadır ve Enerji Kimlik Belgesi düzenlenmek zorundadır. 

 Binalar için düzenlenen enerji kimlik belgesi 10 yıl geçerlidir.  Binanın tamamı için hazırlanan enerji kimlik belgesi binada rahatlıkla görülebilecek bir yere asılmak zorundadır.

Enerji kimlik belgesinde binanın sahip olacağı enerji sınıfı, binada ısıtma, soğutma, havalandırma, sıhhi sıcak su ihtiyacı ve aydınlatma amacıyla harcanan enerjiye göre belirlenmektedir.

Binanın enerji kullanımının minimumluğunu gösteren A sınıfına yaklaşması için mutlaka ısıtma, soğutma ve havalandırmada kullanılan enerjinin sınırlandırılması gereklidir. Bu sınırlandırma için en iyi yöntem binalara uygulanacak doğru yalıtımdır. Biz ve meslektaşlarımız "Doğru yalıtım" ifadesini özellikle kullanıyoruz. Çünkü yalıtım projeleri makine mühendisleri tarafından dikkat ve özenle hazırlanmaktadır.

Binalarda özellikle kolon, kiriş gibi dış ortama bakan betonarme elemanların yalıtımı oldukça önemlidir. Betonarme elemanlardan olan enerji geçişi dolgu duvar alanlara göre yaklaşık 5 kat daha fazladır. Bu nedenle binanın sadece tavanını ya da sadece dolgu duvarlarını değil kolon, kiriş, zemin gibi tüm elemanlarını uygun şekilde yalıtmak gereklidir. Yalıtım için gerekli standartlar ülkemizde uzun yıllardır zorunlu olmasına rağmen, uygulamasının ülke genelinde %20‘ler mertebesinde kaldığını üzülerek ifade etmek isteriz.    

Artık konut sahibi olmak isteyen vatandaşlarımız, sadece binanın konumuna, estetik görünümüne, kullanım alanına değil enerji kimlik belgesine de dikkat etmelidir.  Enerjinin öneminin her geçen gün arttığı dünyamızda, hepimiz var olan enerjimizi korumak için yalıtıma önem vermeliyiz. Yalıtımı çok iyi olan, A sınıfı belgeye sahip bir binada ikamet edenler, bu durumun getirisini her ay ellerine geçecek olan elektrik faturasındaki azalma veya ısınmak için harcadıkları yakıttaki düşüş ile fark edeceklerdir. Binasının yalıtımını tamamlatan bina sakinleri, hem konforlu bir ortam elde edecek, hem enerji tasarrufu sağlayacak hem de binasının değerini yükseltecektir.

Lütfen ülkemizin "enerjiyi satın alan bir ülke" olduğunu unutmayalım. Ülkemizde kullanılan enerji talebinin yerli üretimle karşılanma oranı 2003 yılından itibaren %30 seviyesinin altındadır. Yani uzun bir süredir kullandığımız enerjinin %70‘ inden fazlasını ithal etmekteyiz. Türkiye 2008 yılında tüm ihracat tutarının yaklaşık %24‘ ü olan 48,25 milyar doları enerji hammadde ithalatı için ödemiştir. Tüketimdeki payı %60‘ların üzerinde olan doğalgaz ve petrol gibi kaynakları ancak %10‘lar seviyesinde yerli olarak üretmekteyiz.  Enerjiyi ucuza elde etmek en akıllıca yoldur.

Unutulmamalıdır ki en ucuz enerji verimli kullanım ile tasarruf edilen enerjidir. Ülkemizde %31 ile en çok enerji sanayiden sonra konutlarda tüketilmektedir. Binalarda tüketilen bu enerjinin %75‘i ısıtma ve soğutma amaçlıdır. Yapılan çalışmalar sadece enerjiyi verimli kullanarak yıllık nihai enerji tüketiminin %30‘u kadar tasarruf sağlanabileceğini göstermektedir.

Binalara yapılacak yalıtım bu tasarrufta öncülük edecek, satın alınan enerjinin azalmasına veya üretime odaklanmasına olumlu katkı sağlayacaktır. 

ŞUBE İÇERİĞİ