Yayına Giriş Tarihi: 18.10.2010  Güncellenme Zamanı: 18.10.2010 11:21:48  Yayınlayan Birim: GAZİANTEP ŞUBE  
 

Makine Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Ali Peri, ‘Bizler bu kentin sakini değil sahibiyiz. Gaziantep‘i gerçek bir marka şehir yapmalıyız" derken CHP milletvekili Yaşar Ağyüz de belediyelerde katılımcılığın olmadığına dikkat çekti.

TMMOB tarafından düzenlenen ‘Gaziantep Kent Konseyi‘ dün başladı. Bugün sona erecek olan Gaziantep Kent Sempozyumu‘nun açılış konuşmasını yapan Makine Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Ali Peri, uygulanan yanlış politikalar neticesinde Gaziantep‘in önemli derecede kentleşme problemi yaşadığını kaydetti. Mimarlar Odası Gaziantep Şube Başkanı Asım Güzel de konuşmasında çarpık kentleşmeye değinerek "Çarpık kentleşme deyince sadece gecekondulaşma zannetmeyiniz. Konut alanını bir yerde seçerseniz, buna ulaşacak nüfusun iskânını başka yerde seçerseniz ortada bir ulaşım sorununu kendi ellerinizle yaratmışsınız demektir. Bu da çarpık kentleşmedir" dedi. Sempozyum çeşitli konu ve konuşmacılarla bugün de devam edecek.

 "TMMOB Gaziantep İl Koordinasyon Kurulu olarak bizler ‘Bu kentin sakini değil sahibiyiz. Gaziantep‘i gerçek marka şehir yapmalıyız‘ diyen Ali Peri, "O nedenle de kentimizin sorunlarını masaya yatırmak ve çözüm önerileri üretmek adına yaptığımız bu etkinliğin dikkate alınmasını umuyoruz. Gaziantep bölgenin en büyük ülkemizin de 6. büyük şehridir. Nüfusu, ekonomik yapısı, sanayisi ve turizm potansiyeli ile metropol bir kenttir. Bölgedeki bu etkinliğine ve sürekli gelişen sanayisine paralel olarak ülkemizde yaşanan kentleşme sorunları Gaziantep‘te de yaşanmaktadır. Uzun yıllardır uygulanan yanlış politikalar sonucunda plansız kentleşme, işsizlik, eğitim, trafik, hava kirliliği, tarihi dokunun bozulması, yanlış yatırımlar gibi sorunlar Gaziantep‘te de giderek büyümektedir" diye konuştu.

Peri konuşmasında şunları kaydetti: "Marka şehir denilince ilk akla Gaziantep gelir. Ancak süreç göstermiştir ki marka şehir olmak o kadar kolay değil. Marka şehir olunabilmesi için kentin her yönü ile diğer kentlere örnek olması gerekmektedir. Sanayide üretim hacmi, kapasitesi ve diğer kentlere örnek olacak düzeyde olması sanayide marka olduğumuzu göstermektedir. Ancak kentimizde ki kentleşme, sağlık, eğitim, spor, çevre, kültür gibi konularda sorunlarımızı ve eksiklerimizi biliyoruz. Bu konularda her kurumun üzerine düşen görev ve sorumlulukla çalışarak bu kenti hep birlikte gerçek marka şehir yapmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz".

AĞYÜZ: "BELEDİYECİLİKTE KATILIMCILIK YOK"

CHP Gaziantep milletvekili Yaşar Ağyüz ise konuşmasında belediyecilikte katılımcılığın önemine değindi. Ağyüz, "Katılımcılık her yerde yok. Kurumlar demokratik olacak, katılımcı olacak. Bunu niye söylüyorum. Belediyecilikte katılımcılık yok. Belediye meclisinde özellikle İmar komisyonlarında mühendis odalarının görüşünün sorulmasında zorunluluk var. Bu durum göreve müdahale olarak düşünülmemelidir. Bu bir açılımdır, kentlerimizin daha çağdaş yaşanabilir olmasını istiyorsak demokratik katılımcı anlayışı yaşatmamız lazım. Belediye meclisine katılımın yasal olarak düzenlenmesi zorunluluk haline gelmiştir. Yapı Denetim yasasının yeniden gözden geçirilmesi lazım. Yasal yetkilerle donatılmış, belediye yetkilerinin arttırıldığı bir oluşumun Türkiye‘nin çağdaş geleceğine faydası olacağına inanıyorum" dedi.

İMAR PLANI YAMALI BOHÇAYA ÇEVRİLMEMELİ

Nüfus projeksiyonunun da önemli olduğunu belirten Ağyüz, "Mesela biz bugün nüfus olarak 1 milyon kusurlardayız. 2023 projeksiyonu bize 2 milyon 100 bin nüfusunu göstermektedir. Kentlerin buna hazırlıklı olması lazım. Bunun için de geleceği planlayan bir anlayışta olması lazım. Geçmişte yapılan planları beğenmeyebilirsiniz ama bunun yolu var. Bunun yol imar planlarını yamalı bohçaya çevirmek değildir. Bunun yolu 1/5 bini, 1/25 bini masaya yatırırsınız revizyon yaparsınız. Burada koyacağınız ilkeler kamu yararınadır, kentte yaşayan insanların yararınadır ve yasalara uygunluktur. Sadece Gaziantepken bahsetmiyorum. Büyük kentlerde kent rantçılığı yaşanmaktadır. Yeşil alanlar katledilmektedir. Yöneticilerin kente sahip çıkan bir anlayışta davranmaları gerekir" diye konuştu.

Yaşar Ağyüz konuşmasında şunları kaydetti: "Türkiye kentleşme ile 1950‘li yıllardan sonra tanıştı. Buna hazırlıksızdı. Özellikle kentlerde yaşanan ağırlıklı yığılma, anlamsız terörün yarattığı göç kentlerde yığılmalar yarattı. Ayrıca da belediyelerin gerek yasal yetkisizlikleri gerek ekonomik donanımdaki eksiklikleri sorunların çözülmesinde geç kalınmasına neden oldu. Belediyecilik insan yaşamının daha rahat geçmesini sağlamak olduğu kadar bir kentin içini doldurmakla geçer. Bir kente istediğiniz kadar büyükşehir deyin, o kent eğer sağlıkta, eğitimde, turizmde, kültürde yaşanabilir bir kent haline getirememişseniz kentlere büyükşehir demek sadece nüfusla kalır. Bunu özellikle belirtmek istedim".

GÜZEL: "KENT DOKUMUZ TAHRİP EDİLMİŞ"

Sempozyumda yaptığı konuşmada, "Kalkınma programlarında kentleşmeye yönelik öngörüler oluşturulamayışı liberal politikaların gereği kentleşme olgusuna disiplin getirilmek istenmeyişi çarpık kentleşmenin esas nedenidir. Böylesi bir politik yaklaşımdan Gaziantep de payını almıştır" diyen Mimarlar Odası Gaziantep Şube Başkanı Asım Güzel ise şunları söyledi: "Hiçbir öngörüye bağlı kalmadan uzun senelerdir devlete ait hazine arazileri yağmalanmış, planlama anlayışı olmaksızın özel mülkiyet sahiplerine ait mülk ve araziler küçük parsellere parçalanarak imar ve iskâna açılmış. Tarihi kimliğimizi yansıtan mevcut kent dokumuz alabildiğine tahrip edilmiştir".

Kentleşme sorunlarının yalnızca göçten kaynaklanmadığını belirten Güzel, "Tüm kentlerimizin yaşadığı kentleşme sorunu, göç olgusunun yaratacağı olumsuzlukların zamanında doğru olarak okunamayışı ve gerekli önlemlerin alınmayışı Gaziantep‘i de etkisi altına almıştır. 1950‘li senelerden itibaren önce yakın kırsal alanlardan başlayan göç 1980‘ lerden sonra bölgesel bir nitelik kazanmış ve ağırlıklı olarak doğu ve güneydoğudan hızını arttırarak Gaziantep‘e doğru yönelmiştir. Ne var ki kentleşme sorunları yalnızca göç olgusundan kaynaklı değildir" diye konuştu.

Güzel konuşmasını şöyle tamamladı: "

Çarpık kentleşme sadece kaçak yapılaşmanın ötesinde kentsel yaşamın tüm işlevlerinin birbiriyle ilişkilendirilmesinde ve mekâna yansıtılmasındaki tutarsızlıkları ifade eden bir tanımlamadır. Çarpık yapılaşma deyince sadece gecekondulaşma zannetmeyiniz.

Konut alanını bir yerde seçerseniz, buna ulaşacak nüfusun iskânını başka yerde seçerseniz ortada bir ulaşım sorununu kendi ellerinizle yaratmışsınız demektir. Bu da çarpık kentleşmedir".

BELEDİYELER KAMU YARARINI GÖZETMELİDİR

İnşaat Mühendisleri Gaziantep Şube Başkanı Metehan Gündüz Gaziantep‘in ülke ve bölgedeki konumu, ekonomik ve kültürel dokusu, ulaşım, sosyal ve teknik altyapı, sektörlerinde pozitif dinamikleri sayesinde nüfusu bir milyonu aşan metropol bir kent olduğunu dile getirdi. Gaziantep‘in bünyesindeki bu dinamikleri ile nüfus, kentleşme, sanayi, ticaret hizmetleri ile her geçen gün büyümekte ve gelişmekte olduğunu belirten Gündüz, "Ülkemizde kentlerde de görüldüğü gibi kentsel alanlara yönelik mekânsal planlama sisteminde bir değişim ve yenileşme yaşanmasının gerekliliği doğmuştur. Kentlerimizde birikmiş olan altyapı sorunlarının aşılması, sağlıklı kentsel çevrelerin oluşturulması, kent halkının katılım ve denetiminde, meslek örgütlerinin demokratik katılımı ile ele alınmalıdır. Şehri yönetenler kente ve kent yaşamına ilişkin özgün politikalar üretmelidir. Belediyenin yaptığı hizmetlerde kamu yararı öncelikli olmalıdır" şeklinde konuştu.

Sempozyumun ilk bölümüne Maltepe Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emre Aysu ‘Günümüzde Planlama ve kentleşme Politikaları, Mimar, yazar Oktay Ekinci Cumhuriyet ve Planlama, Şehir Planlamacıları Odası Gaziantep İl Temsilcisi Şükriye Baysal Geçmişten Günümüze Gaziantep‘te Kent Planlama Süreci ve kent Politikaları, Harita ve kadastro Mühendisleri Odası Gaziantep İl temsilciliğinden Mehmet Gümüş ise İmar Uygulamaları konulu sunum yaptılar.

ŞUBE İÇERİĞİ